Citi'nin Türk Ekonomisi için Tahminleri: Dolar 41 lira olacak

Dünya ekonomisinde yeni bir döneme giren Türkiye ekonomisi, dünya bankalarının dikkatini çekmeye devam ediyor. Bu kapsamda ABD'li dev yatırım bankası Citi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın izlediği politikalar ve ekonomik göstergeler hakkında detaylı bir rapor yayınladı. Rapor, Türkiye'nin ekonomik büyümesi, dolar/TL kurundaki beklentiler ve diğer makroekonomik göstergeler üzerine tahminler içeriyor.

Büyüme ve Enflasyon Tahminleri

Citi'nin raporuna göre, Türkiye'nin Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) büyümesi, sıkılaşan finansal şartlar altında 2023 yılında %4,2 olarak gerçekleşecek. Ancak 2024 yılında bu oranın %0,4'e düşeceği tahmin ediliyor. 2025 yılı içinse büyüme oranının %3,5 seviyesinde olacağı öngörülüyor. Bu tahminler, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki yıllarda karşılaşabileceği çeşitli zorlukları ve potansiyelleri ortaya koyuyor.

Raporda ayrıca, Türkiye'deki Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) 2023 yılında %53,9 olacağı, 2024'te %62,7'ye yükseleceği ve 2025'te %27,7'ye düşeceği tahmin ediliyor. Bu tahminler, enflasyonist baskıların önümüzdeki yıllarda da devam edeceğini gösteriyor. İşsizlik oranlarına ilişkin olarak Citi, 2023 yılı için %9,6, 2024 yılı için %12,4 ve 2025 yılı için %12,1 seviyelerinde olmasını bekliyor. Dolar/TL kuru içinse 2024 yılı ortalama tahmini 35,93, 2025 yılı için 41,59 olarak belirlendi. Bu yıl için ortalama dolar/TL kurunun 25,99 olacağı öngörülüyor.

Citi'nin değerlendirmesine göre, Türkiye ekonomisi 2024 yılında ciddi bir yavaşlama yaşayacak. Sıkılaşan finansal koşullar ve global ekonomideki zayıflamalar, ihracat performansını olumsuz etkileyerek GSYH büyümesini düşürecek. Ayrıca, 2024 yılında beklenen yerel seçimler sonrası ekonomik politikalarda belirsizliklerin artacağı ve bu durumun yatırımcı duyarlılığını etkileyebileceği belirtiliyor. Raporda, 2024 yılı için öngörülen yüksek bütçe açığının, hükümete karşılaşabileceği olumsuz şoklara karşı koyma konusunda sınırlı alan bıraktığı vurgulanıyor. Ayrıca, yabancı yatırımcıların Türk varlıklarına düşük maruziyeti ve büyük dış finansman gereksinimleri, para birimi ve devlet tahvilleri için zorlu bir görünüme işaret ediyor. Bu durum, Türkiye ekonomisinin geleceği için önemli riskler taşıyor.