SAAT 16: Asgari Ücret Belli Oldu!

Türkiye, son yıllarda ekonomik krizlerle sarsılmaya devam ediyor. Artan zamlar, yüksek kira bedelleri ve düşen alım gücü, milyonlarca vatandaşın yaşamını zorlaştırıyor. Ülkenin en önemli gündem maddelerinden biri olan asgari ücret, bu noktada kritik bir rol oynuyor. Yarın yapılacak olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısı, birçok açıdan önem taşıyor. Hem vatandaşların hem de hükümetin bu toplantıya yönelik beklentileri, Türkiye’nin ekonomik geleceği açısından önemli bir gösterge niteliği taşıyor.

Asgari Ücrette Gelecek Beklentileri ve Muhalefet Söylemi
Yarınki toplantıda asgari ücretle ilgili net bir rakam açıklaması beklenmese de, artış oranı konusunda ipuçlarının ortaya çıkacağı düşünülüyor. Muhalefet partileri, artışın en az %30 ila %35 arasında olması gerektiği yönünde baskı yapıyor. Bu talepler, yüksek enflasyon ve artan yaşam maliyetlerinin bir yansıması olarak görülmekte. Türk-İş'in son araştırmalarına göre, yoksulluk sınırı 66 bin 976 TL’ye dayanmış durumda. Bu da asgari ücretin en az bu seviyenin yarısına denk gelecek şekilde hesaplanmasını zorunlu kılıyor. DİSK gibi emek örgütleri ise yoksulluk sınırını esas alarak, asgari ücretin en az 33 bin 500 TL olması gerektiğini belirtiyor. Bu talepler, sadece işçi sendikalarının değil, aynı zamanda sosyal adalet talep eden geniş bir kesimin isteği olarak öne çıkıyor.

AKP İçindeki Farklı Görüşler ve Ekonomi Yönetiminin Bakış Açısı
AKP içinde ise asgari ücretle ilgili iki farklı görüş var. Parti yöneticileri, ekonominin genel çizgisine uygun olarak daha temkinli açıklamalarda bulunuyor. Yükseltilen taleplerin, enflasyon üzerinde yarattığı baskının dengelenmesi gerektiği görüşü hakim. AKP içinde yapılan değerlendirmelerde, geçmişteki yüksek zam oranlarının olumsuz sonuçlara yol açtığına dikkat çekiliyor. Bu nedenle, mevcut ekonomik durumun dikkate alınarak dengeli bir zam yapılması gerektiği vurgulanmakta. Milletvekilleri ise saha gözlemleri doğrultusunda daha yüksek bir artışın gerekliliğine inanıyor. Onlara göre, asgari ücretin 2024 yılı sonundaki enflasyon oranına paralel olarak belirlenmesi gerekiyor. Bu oran, milletvekillerine göre %44’lere kadar çıkabilir. Bu durumda, asgari ücretin 24 bin 432 TL’ye kadar çıkması öngörülmekte. Ancak, hükümetten gelen sinyaller ve parti yönetiminin duruşu bu taleplerin karşılanmasında bir limit oluşturmakta.

Hükümetin ve Merkez Bankası’nın Beklentisi
Yarınki toplantıda asgari ücretle ilgili kararların yanı sıra, Merkez Bankası’nın (TCMB) da yeni tahminleri önemli bir rol oynayacak. Kasım ayında enflasyon tahminini %38’den %44’e yükselten TCMB, 2025 tahmini için de %14’ten %21’e bir artış öngördü. Bu durum, asgari ücretin belirlenmesinde dikkate alınması gereken enflasyon baskısını artırmakta. Anadolu Ajansı anketine göre, asgari ücrette %42,64 oranında bir artışla 24 bin 251 TL seviyelerine ulaşılabileceği belirtiliyor. Ancak, diğer anketlerde bu oran daha yüksek öngörülerle %49,39’a kadar çıkmakta. Bu durum, asgari ücretin belirlenmesinde siyasi ve ekonomik dinamiklerin karmaşıklığını ortaya koymakta.

Asgari Ücretin Belirlenme Süreci ve TÜRK-İŞ’in Rolü
Asgari ücret, işveren ve hükümetten beşer temsilci olmak üzere 15 kişilik bir komisyonda belirleniyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından toplantıya çağrılan komisyon, dört kez aralık ayında bir araya gelerek yeni asgari ücreti belirliyor. TÜRK-İŞ, bu toplantılarda işçileri temsilen 5 kişilik bir heyetle yer alıyor. Bu yıl, Ramazan Ağar’ın başkanlığında, Aşçı Selma Sayın, Kuaför Nihan Koçak, Karayollarında taşeron işçi Durmuş Öztürk ve Basın mensubu Sezer Özseven yer alacak. Komisyon, asgari ücretle ilgili en doğru kararı verebilmek adına geniş bir görüş yelpazesiyle hareket etmekte.