Gökçeyazı’na Mermer Ocağı Ruhsatına Tepki Büyüyor
Kaş’ın Gökçeyazı Mahallesi’nde 950 dönümlük orman arazisine kurulması planlanan mermer ocağına karşı büyük tepki var. Çevre dernekleri, orman ve tarım alanlarının yok edilmesine karşı birleşerek, ruhsatın iptal edilmesini talep ediyor.
Kaş’a bağlı Gökçeyazı Mahallesi’nde, 950 dönümlük orman arazisine mermer ocağı ve kırma-eleme tesisi kurulması için verilen ruhsat büyük tepki topladı. Sandal ve meşe ağaçlarıyla kaplı verimli orman ve tarım alanlarının yok edilmesi tehdidiyle karşı karşıya kalan bölge halkı, Kaş Çevre ve Kültür Koruma Derneği'nin yaptığı açıklamalarla karşı duruş sergiliyor.
İklim Krizi ve Çelişkili Karar
Kaş Çevre ve Kültür Koruma Derneği, Antalya Valiliği'nin “ÇED gerekli değildir” kararına sert tepki gösterdi. Dernek, bu kararın iklim değişikliğiyle mücadele eden bir bakanlık için büyük bir çelişki olduğunu belirterek, ormanların ve su havzalarının korunması gerektiğini vurguladı. Dernek açıklamasında, bu alanların masa başında verilen ruhsatlarla talan edilmesine karşı çıkıldığını ifade etti.
Yasal Zorunluluklar Atlanıyor
Açıklamada, 95,5 hektarlık alanın yalnızca 24,5 hektarlık kısmının ÇED sürecine dahil edilerek yasal zorunlulukların bypass edildiği belirtiliyor. Bu durumun, çevre yasalarının ve doğa koruma prensiplerinin göz ardı edilmesi anlamına geldiği ifade ediliyor. Ayrıca, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nün 2024 yılı içinde 15 binden fazla ruhsat verdiği vurgulandı.
Tarihi Zenginlikler Tehdit Altında
Kaş, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Ksantos ve Patara gibi antik kentleriyle, arkeolojik ve doğal zenginlikleriyle ünlü bir bölge. Mermer ocağı ruhsatının, Likya uygarlığının önemli merkezlerinden biri olan Kyaneai antik kentini de kapsayan bir alana verilmesi, bölgenin tarihi ve turizmi için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Kaş Halkından Çevre Koruma Çağrısı
Kaş halkı, kararın iptal edilmesi ve ormanlarının korunması için çağrıda bulunuyor. “Çocuklarımızın geleceği için ormanlarımızı, su kaynaklarımızı ve tarım alanlarımızı yok etmeyin!” diyerek, bölgenin doğal ve kültürel mirasının korunmasını talep ediyorlar. Bu çevre mücadelesi, yerel bir direnişin ötesine geçerek doğa ve kültürel mirasın korunması adına verilen evrensel bir mücadele olarak dikkat çekiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.