Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon, İzleme ve Değerlendirme Toplantısı Gerçekleştirildi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un başkanlığında 81 ilde eş zamanlı gerçekleştirilen Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon, İzleme ve Değerlendirme Toplantısı’na Vali Ersin Yazıcı ile ilgili kurum yetkilileri katıldı.

81 ilde video konferans sistemi üzerinden eş zamanlı gerçekleştirilen Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon, İzleme ve Değerlendirme Toplantısı’na İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk başkanlık etti. Toplantıya Vali Ersin Yazıcı’nın yanı sıra İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Mustafa Başoğlu, İl Emniyet Müdürü Mehmet Murat Ulucan, Sahil Güvenlik Komutanı Albay Sezai Özkurt, Antalya 1. Aile Mahkemesi Hâkimi Emel Mehtap Aydın, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Abdullah Çalışkan, İl Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya, İl Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Er ve İl Sağlık Müdürü Dr. Ünal Hülür katıldı.

81 İlin valilerinin video konferans sistemi üzerinden eş zamanlı olarak katıldığı toplantıdan kadına yönelik şiddetle mücadele sıfır tolerans kararı çıktı.

0 Şiddet, 0 Can Kaybı Seviyesine Getirmek İçin Karalıyız

Aile içi ve kadına yönelik şiddetin kabul edilemez olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu; “Hem medeniyetimize, hem değerlerimize hem de 21’inci Yüzyıla yakışmadığını anlatmak zaman israfından başka bir şey değildir. Köklü devlet geleneğimizden, köklü devlet kurumlarımızdan, inancımızdan, değerlerimizden, meseleye ciddiyetle sahip çıkan güçlü bir liderlikten aldığımız güçle aile içi ve kadına yönelik şiddeti önlemek için çok ciddi bir mücadeleye giriştik. Bu işi 0 can kaybı, 0 şiddet seviyesine getirmek için kararlı bir irade, stratejik bir akıl, kurumlar arası koordinasyon, ciddi bir beşeri ve teknolojik kapasite ortaya koyuyoruz. İnşallah arzu edeceğimiz neticeye de ulaşacağımıza inanıyoruz. Hepinizin bildiği gibi ülke olarak bu konuda gerçekten ciddi, her şeyden önemlisi samimi adımlar attık. 2012 yılında yürürlüğe giren ailenin korunması ve kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair kanun bu şiddetin önlenmesinin merkezini oluşturmaktadır. Yine 2012 yılında kadına yönelik şiddetle mücadele ulusal eylem planı yürürlüğe girmiştir. Ayrıca aile mahkemelerinin kurulması, Türk Ceza Kanunu’nda yapılan pek çok düzenlemenin her birinin kendi adına önemli neticeleri olmuştur. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın öncülüğünde hazırlanan ve İçişleri Bakanlığımızın da dâhil olduğu 75 maddelik 2020 – 2021 kadına yönelik şiddetle mücadele koordinasyon planı çerçevesinde yapılan tüm çalışmalar sonucunda 2020 yılına oranla kadın cinayetlerinde yüzde 21 azalma sağlanmıştır. 6284 sayılı kanun kapsamında 2021 yılının ilk 3 ayında 55 bin 231 olay meydana gelmiş ve bir önce ki yılın aynı dönemine göre olaylarda yüzde sekizlik bir düşüş elde edilmiştir. Yine 2021 yılı ilk 3 ayında 18 bin 37 şiddet mağduruna 17 bin 121 koruyucu tedbir, şiddet uygulayan 53 bin 447 kişiye yönelik 159 bin 9 önleyici tedbir kararı verilmiştir. Gerek bu konuda çalışan personelimize verdiğimiz eğitimler, gerekse panik butonu işlevi gören KADES uygulamamız gibi yeniliklerde müdahale sayımızı oldukça yukarı çekmiştir. Aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında yürütülen bütün işlemlerin düzeyinde tek elden takibinin yapılması amacıyla il düzeyinde kurulmuş bulunan büro ve kısım amirlikleri ilçe düzeyinde de yaygınlaştırılmıştır. Bu bizim eylem planımızın bir parçasıdır. 81 olan sayı polis ve jandarmada toplam 1086’ya çıkarılmıştır. 2019 yılında 40.397 kolluk personeline 2020 yılında ise 153.428 kolluk personeline aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele eğitimi verilmiştir. 2021 yılında bu eğitimlerimiz devam etmektedir.” diye konuştu.

Şiddetin Her Türlüsüne Karşıyız

Toplantıda konuşan Vali Yazıcı, şiddetin her türlüsüne karşı olduklarını belirterek bunun ne kültürümüzde ne de inancımızda yeri olduğunun altını çizdi. Vali Yazıcı; “Şiddetin her türlüsüne karşıyız. Bu sebeple öncelik eğitime vererek bu tür üzücü olayların önüne geçmemiz, geleceğimiz olan gençlere sevgi, saygı ve hoşgörüyü küçük yaşlardan itibaren aşılamamız gerekmektedir. Aile içi ve kadına yönelik şiddet konusunda toplumumuzu bilinçlendirmeliyiz. Özellikle basınımız kadına şiddet konusunda üzerine düşen görevi hassasiyetle yerine getiriyor. Vatandaşlarımızın bu konuda bilinçlenmesi için gerekli çalışmaları yapıyorlar. Bizim ne kültürümüzde ne de inancımızda aile içi ve kadına şiddet yoktur. Ama ne yazık ki bu gibi olaylarla karşılaşıyoruz. Özellikle bu şiddet konusunda Milli Eğitim ve İl Müftülüklerine büyük görevler düştüğüne inanıyorum. İnsanların birbirleri için kıymetli olduklarını ve kendinden daha zayıf daha güçsüz kişiye şiddet uygulamasının yanlış olduğunu küçük yaşlardan itibaren öğretmeliyiz. İnancımızda da bu tarz şiddet olaylarına kesinlikle yer yoktur. Dediğim gibi bunları küçük yaşta öğretmeliyiz. Araştırmalara göre insanlar 40 yaşından sonra yanlış da olsa alışkanlıklarını değiştiremiyorlarmış. Sadece yüzde 7’si değiştiriyormuş. Dolayısıyla bütün işin, ana sınıfıyla başlayıp liseye kadar olan bu süreçte geleceğimiz olan gençlerimize şiddetin her türlüsünün yanlış olduğunu iyi bir şekilde anlatmak olduğuna inanıyorum.” dedi.

Kurumların gerçekleştirdiği çalışmalarının sunumun ardından toplantı, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Planı'nın etkin bir şekilde uygulanmasını sağlamak ve kadına yönelik şiddet olaylarını en aza indirebilmek amacıyla görüş ile önerilerin ifade edilmesiyle son buldu.