Sendikalardan “Uzaktan Eğitimde Not” Tepkisi
Milli Eğitim Bakanlığı, hem Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde, hem de Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde değişiklik yaparak “Uzaktan eğitimde...
Milli Eğitim Bakanlığı, hem Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde, hem de Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde değişiklik yaparak “Uzaktan eğitimde puanla değerlendirme yapılmaz” hükmünü anılan yönetmeliklerden çıkarmasına sendikalardan tepki geldi. Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-sen tarafından yapılan açıklamalarda, bu durumun adaletsizliğe yol açabileceğine dikkat çekildi.
Fırsat Eşitliği Vurgusu
Eğitim-Sen, her iki yönetmelik değişikliğinin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştay’a dava açtığını duyurarak, konu ile ilgili şu ifadelere yer verdi:
“Söz konusu dava dilekçelerinde ilçe, il veya ülke genelinde genel hayatı etkileyen salgın hastalık, doğal afet, elverişsiz hava koşulları gibi durumlarda Bakanlıkça veya il/ilçe hıfzıssıhha kurulunun kararına istinaden mahalli mülkî idare amirince ilköğretim kurumlarında eğitim ve öğretime ara verildiği hallerde öğrencilerin puanla değerlendirilmesinin zorunlu olmadığı; bakanlık verileriyle 18 milyon öğrenciden 6 milyon öğrencinin EBA’dan yararlanamadığının belirtildiği bir durumda, uzaktan eğitimin puanla değerlendirilmesinin fırsat eşitsizliğini daha da derinleştireceği, bu nedenle eşitlik kuralına aykırı olduğu ve ayrımcılık getireceği; uzaktan eğitimde puanla değerlendirilmesine ilişkin yöntemlerin öngörülmemesi nedeniyle hukuk güvenliği ilkesine aykırı davranıldığı; EBA’ya, internete erişim ve teknolojik olanaklar açısından eşit olanaklara sahip olmayan öğrenciler varken uzaktan eğitimin puanla değerlendirilmesine ilişkin yöntemlerin objektif ve güvenilir olamayacağı; bu düzenlemelerin sendika üyelerinin çalışma koşullarını ağırlaştıracağını, güvensiz ve belirsiz bir ortamda çalışmaya zorlayacağı, bu düzenlemelerin öğretmenleri uzaktan eğitime erişemeyen ya da yeterince erişemeyen öğrencileri puanla değerlendirmeye zorunlu tutacağından, öğretmenlerin görevlerini gereği gibi yerine getirememesine neden olacağı, görevi gereği puan vermekle hakkaniyete göre davranmak konusunda ikileme sürükleyeceği belirtilmiştir. Kamusal eğitim anlayışına aykırı tüm işlem ve uygulamalara karşı mücadelemiz aralıksız biçimde sürecektir.”
“ADALETSİZ DURUMLARA NEDEN OLABİLİR”
Konu ile ilgili açıklamada bulunan Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan ise, notla değerlendirmenin adrese dayalı kayıt sistemine göre öğrenci alacak liselere geçiş sürecinde adaletsiz durumlara neden olacağını belirterek, “Ortaokullarda da liselerde olduğu gibi 1. Yarıyıl notunu, yüz yüze eğitime başlandığında belirlenmek üzere ertelemelidir” dedi.
Başkan Geylan, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Malum olduğu üzere Bakanlığın aldığı karar uyarınca ortaokullarımızda öğrencilerimizin birinci dönem notları, (yapılmışsa) yazılı sınavları, yazılı sınav yapılmamışsa canlı ders etkinliklerine katılım ve proje ödevleri üzerinden değerlendirilecektir. Ancak bu karar ivedilikle gözden geçirilmelidir. Çünkü bu uygulama, “Adrese Dayalı Kayıt Sistemi”ne göre öğrenci alacak liselere geçiş sürecinde çok adaletsiz durumların ortaya çıkmasına neden olacaktır. Bilindiği üzere liselere geçişte öğrencilerin yerleştirilmesinde adres, yaş ve okula devam gibi kriterlerin yanında en önemli belirleyici bir diğer unsur da Temel Eğitim Başarı Ortalaması’dır. Ancak geride bıraktığımız süreçte okullarımızın bir kısmı yüz yüze sınav yapmış, bir kısmı ise henüz sınav yapmadan tekrar uzaktan eğitime geçilmiştir. Bakanlık gelinen durumda yapılan yazılı sınavların geçerli olacağını, yazılı yapılmayan ya da yapılan yazılıya girmeyen öğrenciler için ise ders etkinliklerine katılım ve proje ödevlendirmeleri üzerinden puanlamanın yapılacağını duyurmuştur”
Objektif Olmaktan Uzak
“Pek çok öğretmenimiz, bu kararın, adeta yüz yüze yazılı sınav yapılan öğrencilerin cezalandırılması anlamına geldiği görüşündedir” diyen Geylan, ” Yazılı sınavlar ya her öğrenciye yüz yüze yapılmalıydı (ki, bu mümkün olmadı) ya da yapılan yazılı sınavlar da dikkate alınmamalıdır. Öte yandan, doğal olarak, derse katılım ve proje ödevi yoluyla belirlenecek ders notları objektif olmaktan uzak olacaktır. Öte yandan uzaktan eğitime erişim sorunu yaşayan öğrencilerimizin durumu da bir başka tartışma ve adaletsizlik konudur. Özellikle lise yerleştirmeleri bakımından, öğretmenlerimizin kanaat kullanarak vereceği bu notlar, öğretmenleri gereksiz tartışmaların içine çekmek için gerekçe olacaktır. Öğretmenlerin, öğrencilerin ve velilerin adalet duyguları sarsılmamalı, öğretmenlerimiz özellikle velilerle karşı karşıya bırakılmamalıdır. Bakanlık çok geç olmadan kararını gözden geçirmeli ve ortaokullarda da liselerde olduğu gibi 1. Yarıyıl notunu, yüz yüze eğitime başlandığında belirlenmek üzere ertelemelidir.” diye konuştu. (BSHA-Bilim Sağlık Haber Ajansı)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.