PwC'nin strateji danışmanlığı grubu Strategy&'in Türkiye Finansal Hizmetler Direktörü Ozan Cığızoğlu, Harvard Business Review’in Açık Bankacılık webinar’ında açık bankacılığı ve müşterilere sunduğu avantajları anlattı.
Strategy& Türkiye Finansal Hizmetler Direktörü Ozan Cığızoğlu, bankacılığın geçmişten beri regüle bir sektör olması ve paranın yönetiminde tüketicilerin yeni denemeler konusunda daha çekimser olması ile ilişkili olarak perakende gibi sektörlere nazaran değişim anlamında daha yavaş hareket ettiğini ancak bu durumun hızlanmasının beklendiğini anlattı. Açık bankacılık ile sektörün paydaşları arasında iş birliği, veri sahibinin veriyi saklayan değil tüketicinin kendisi haline getirilmesi ve rekabetin arttırılması gibi konuların amaçlandığını belirten Cığızoğlu, ülkelerin regülasyon stratejileri açısından üçe ayrıldığını ve bu stratejilerin açık bankacılığın ülkelerde nasıl dönüşeceğini etkilediğini söyledi.
Cığızoğlu “Regülasyon stratejileri açık bankacılığın ülkelerde nasıl evrileceğini belirliyor. Birincisi ABD ve Çin’de gördüğümüz, standardı pazarın kendisinin belirlediği yapı. İkincisi Hindistan gibi standartları regülatörlerin belirlediği ama sektördeki oyuncuları zorlamadığı yapı. Üçüncü yapı İngiltere, Avrupa ve Türkiye’nin de içinde bulunduğu, regülatörlerin standartları belirlediği ve oyuncuları bu standartlara uymaya zorunlu bıraktığı yapı. Bu yaklaşımda açık bankacılık zorunluluk sebebiyle hızla hayata geçiriliyor ve ilk aşamada uyum ön planda” dedi.
Açık bankacılığın avantajları neler?
Dünyada açık bankacılığın uygulanmasına dair modellerden bahseden Cığızoğlu, kişisel hesap yönetimi modelini anlattı. Tüketicilerin veya şirketlerin bankalardaki hesap bilgilerinin tamamının kullanıcı izni ile alınıp o bilgilerin anlamlandırılarak müşterilere tavsiyeler verildiği modelde İspanya’da 2012’de kurulan ve bir milyona yakın kişiye ulaşan Fintonic ile yol alındığını ifade eden Cığızoğlu, Fintonic ile tüketicilerin verileri anlamlandırılarak sadece finansal tavsiyelerin verilmediğini aynı zamanda elektrik ve telefon faturalarına yönelik tasarruf tavsiyeleri de verildiğini söyledi.
Açık bankacılık açısından ikinci başarılı örneğin kredi skorlama konusunda olduğunu belirten Cığızoğlu tüketicilerin veya şirketlerin diğer bankalardaki verilerinin de toplanıp daha sağlıklı kredi tahsis kararları alındığının altını çizdi. Ödeme sistemleri başlatma konusunda da açık bankacılığın işyerleri açısından komisyon düşürerek fayda sağlayabileceğini söyleyen Cığızoğlu, bu avantajların açık bankacılığın önünü açacağını ifade etti.
Açık bankacılığın bankacılık ve bankacılık dışı sektörleri buluşturabileceğini söyleyen Cığızoğlu, “Diyelim ki otomobil satın almak için bir web sitesine girdiniz. Bu web sitesine banka hesaplarınızdaki bilgilere erişme izni verdiğinizde, web sitesi sizin harcamalarınızı görerek size uygun otomobillerle ilgili çıkarımlar yapabilecek ve kredi ihtiyaçlarınıza yönelik öneriler getirebilecek” diyerek konunun avantajlarını sıraladı.
Avrupa’da müşterilerin yarısı verilerini paylaşmaya istekli
Açık bankacılık konusunda en önemli hususun tüketicilerin verilerinin paylaşılması için izin vermesi gerektiği olduğunu anlatan Cığızoğlu bu noktada Strategy& olarak yaptıkları araştırmadan bahsetti. Avrupa’da kararsızların oranıyla beraber müşterilerin yaklaşık yarısının verileri paylaşmaya istekli olduğunu söyleyen Cığızoğlu bu oranı arttırmak ve müşterileri açık bankacılık konusunda ikna etmek için de bankaların alışveriş indirimi, ücretsiz bankacılık ürünleri gibi bazı teşvikler sunması gerektiğinin altını çizdi.
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı