Aksakal mesajında;
“ABD Başkanı Joe Biden, 1915’de yaşanan Osmanlı devletinin tehcir tasarrufunu Ermeniler adına sözde “soykırım” olarak tanımlamış.
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki; Amerika kıtasının gerçek sahibi “yerli Kızılderililer” başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanında toplu katliamların, soykırımların faili olan esasen kendileridir. Dünya halkları, ne Vietnam’ı, ne Hiroşima’yı, ne de yakın zamanda Irak’ta öldürülen milyonlarca insanı unutmadı.
Konuşmasında, “insan haklarına saygı duyulan, insanların onur ve emniyetleri ile yaşadığı bir dünya inşa etmek için çalıştıklarını” söyleyen Biden’ı önce samimiyete davet etmek, sonra da “Ebu Gureyb Cezaevi” işkencelerini hatırlatmak isterim.
ABD Başkanı eğer bir soykırımcı profili arıyorsa aynaya bakması yetecektir!
Her sene tepemizde “Demokles’in kılıcı” gibi 24 Nisan tehdidini kullananlar ve onların kendi içimizdeki işbirlikçi taşeronları artık şunu çok iyi bilmelidir ki, bundan böyle hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Bu milletin ödediği vergilerle siyaset yaparak küresel emperyalizmin heves ve hedeflerine hizmetkârlık dönemi sona erecektir.
Türkiye bu pervazsızlıkları geçmiş yıllarda yaşamış, Kıbrıs Barış Harekâtında, Haşhaş ekim yasağının kaldırılmasında, Ege Kıta Sahanlığı konularında gerçek devlet duruşunu tüm dünyaya göstermişti.
Güzel bir atasözümüz vardır; “At koşumda, yiğit işbaşında belli olur!”
Artık bu saatten sonra eveleyip gevelemeden net bir duruş göstermenin tam zamanıdır. Cumhurbaşkanı bir kararname ile İncirlik ve Kürecik üslerine el koyup buralarda göndere şanlı Türk bayrağını çekmelidir.
Türkiye’yi tek taraflı bir kararla F-35 projesinden çıkaran, parasını ödediğimiz uçakları gasp eden Amerika Birleşik Devletleri’ne karşı hukuki süreci zaman geçirmeden başlatmalıdır.
TBMM derhal acilen toplanmalı ve Türk milletinin onuruna yakışır kararları almalıdır.
Aksi halde sadece bu devletin temsilcileri oldukları için Ermeni terör örgütü ASALA militanlarınca katledilen şehitlerimizin elleri iki yakanızda olacaktır!” sözlerine yer verdi.