Görür, Elazığ, Maraş ve Gaziantep depremlerinin yıllar önceden geleceğini öngörüp halkını uyaran bir bilim adamı olarak, öncelikle halkın can güvenliğini sağlayan deprem dirençli kentler oluşturulması gerektiğini söylediğini ifade etti.
Muharrem İnce, Görür’ün Yanında Olduğunu Söyledi
Cumhurbaşkanı adayı ve Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ise konuya ilişkin bir paylaşım yaparak, Görür'ün yanında olduğunu ve seçimden sonra kendisini Çankaya Köşkü'nde ağırlayarak Cumhurbaşkanlığı adına özür dileyeceğini belirtti.
Bu sözler, Türkiye'deki siyasi atmosferde tartışma yarattı. Bazı kesimler, Cumhurbaşkanı'nın sözlerinin bir bilim adamına yönelik saygısızlık olduğunu düşünürken, diğerleri ise Cumhurbaşkanı'nın sözlerinin yanlış yorumlandığını savundu.
Naci Görür Kimdir?
Naci Görür, Türkiye'de yaşayan bir yer bilimcidir. İstanbul Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü'nden mezun olmuş ve aynı üniversitede yüksek lisans ve doktorasını tamamlamıştır. Görür, İstanbul Teknik Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmış, aynı zamanda TÜBİTAK ve UNESCO gibi kuruluşlarda da görev yapmıştır.
Görür, özellikle deprem konusunda uzmanlaşmıştır ve Türkiye'nin deprem riski ile ilgili çalışmalar yapmaktadır. 1999 yılındaki Marmara depremi sonrasında, deprem konusundaki çalışmaları nedeniyle ülke çapında tanınmış bir isim haline gelmiştir. Ayrıca, Elazığ, Malatya ve Gaziantep'te yaşanan depremler öncesinde, bölgedeki deprem riskine dikkat çekerek uyarılarda bulunmuştur.
Naci Görür, Türkiye'de deprem konusunda bilinçlenmenin artması için çeşitli çalışmalar yürütmüş ve deprem anında nasıl davranılması gerektiği hakkında halkı bilgilendirmeye yönelik projelerde yer almıştır. Ayrıca, Türkiye'deki birçok depremzedeye yardım etmek için çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yapmıştır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin gelişiminde köprü ve barajların önemli bir yeri olduğunu ve bu yapıların ekonomik büyümeye katkı sağladığını savunuyor. Ancak, bazı çevreler, ülkenin acil ihtiyaçlarının arasında deprem riskinin azaltılması ve halkın can güvenliğinin sağlanması olduğunu düşünüyor. Bu tartışmaların ülkenin geleceği açısından önemli olduğu düşünülüyor.