01 Ocak 2022 tarihi itibariyle yürürlüğe giren elektrik zammının plastik sektörü gibi enerji yoğun sektörlere etkisini değerlendiren Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün, “Elektrik fiyatlarının kısa bir süre zarfında ikiye katlanmış olması özellikle kontratlı çalışan sanayicilerimizi çok zor durumda bıraktı. Geçiş sürecinde sanayi üretiminde aksamalar yaşanabileceğini öngörüyoruz. Ayrıca girdi maliyetlerinde yaşanan bu artışın nihai tüketicinin fiyatlarına da yansıyacağı ve enflasyona sebep olacağı aşikâr. Zira sanayicinin bu maliyet artışını taşıyacak gücü kalmamış durumda” dedi.
ÜFE 80’e varmış durumda
Girdi maliyeti kaynaklı enflasyonu en yakından sanayicinin hissettiğinin altını çizen Selçuk Gülsün, “ 2020 yılının son çeyreğinde tüm dünyada artmaya başlayan ve o dönemden beri yüksek seyreden emtia fiyatlarının yanı sıra Türk Lirası’nda yaşanan hızlı değer kaybı neticesinde üretici fiyat endeksinin yani üretim üzerindeki enflasyon baskısının 80’e vardığını görüyoruz. Uzunca bir süredir ÜFE ile TÜFE arasındaki makas hızla üretici aleyhine açılıyor. Geldiğimiz noktada aradaki makas 44’ü bulmuş durumda. Sanayicinin bu enflasyon yükünü daha uzun süre taşıyacak bir gücü kalmadı. Kar marjları hızla eriyor. Özetlemek gerekirse talep yönlü değil arz yönlü bir enflasyon sarmalının içerisindeyiz. Sanayi bu kadar sıkışmışken bir de enerji maliyetlerinin bir anda ikiye katlanmış olması durumu içinden çıkılmaz hale getiriyor. Bir an önce girdi maliyetlerinin kontrol altına alınması sanayicimizin de önünü görebilmesini sağlayacaktır” dedi.
Sanayiciler alternatif kaynaklara yöneliyor
Artan enerji maliyetleri sebebiyle sanayicilerin alternatif kaynaklara yönelmeye başladığını belirten Gülsün, “2021 yılı özellikle iç piyasa yoğun çalışan sanayiciler açısından oldukça zor geçti. Son dönemde gelen elektrik zamları ise azalan kar marjlarının neredeyse tamamen yitirilmesine sebep oldu. Maliyetleri kontrol altına almak isteyen sanayicilerin gelecek dönemde güneş enerjisi yatırımlarına hız vereceğini öngörüyoruz. Zira sanayicilerin net olarak ayırdına vardığı konu bu fırtınalı dönemin sonunda ayakta kalacak işletmelerin maliyetlerini kontrol altına almayı başaran şirketler olacağı. Lakin artan döviz kurları sebebiyle büyük oranda ithal girdiye bağlı olan bu yatırımlarda da soru işaretleri söz konusu” dedi.
Kur oynaklığı kontrol altına alınmalı
Kurun gün içerisinde dahi sert hareketlilik göstermekte olması sebebiyle iş yapmanın son derece zorlaştığını dile getiren Selçuk Gülsün, “Üretim yapmak için ihtiyaç duyduğumuz ithalat kalemleri olan ara girdi ve yatırım malı ithalatı, ülkemiz ithalatının önemli bir bölümünü oluşturuyor hatta 2021 özelinde bakıldığında ithalatımızın 90,5'ini bu ürün gruplarının oluşturduğunu görüyoruz. Hal böyle olunca kurda yaşanan oynamalar sanayicinin fiyatlandırma yapmasını zorlaştırdığı gibi tüketici enflasyonunu da tetikleyen önemli bir etken oluyor. Bu sebeple kurları kontrol altına alacak uygulamaların bir an önce hayata geçirilmesi ve ihracat bedelinin 25’inin Türk Lirasına çevrilmesi gibi ihracatçıyı tedirgin edecek uygulamalardan vazgeçilmesi büyük önem arz ediyor” dedi.
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı