ClimateLaunchpad'in çıkış noktası nedir? Ne zamandan beri, kim tarafından düzenleniyor? Kimler katılabiliyor? Kriterler nelerdir?
ClimateLaunchpad, Climate-KIC tarafından düzenlenen, iklim değişikliği odağında, Avrupa’daki cleantech (temiz teknoloji) potansiyelini açığa çıkarmak ve gelişmeleri hızlandırmak amacıyla düzenlenen Avrupa’nın en büyük cleantech iş fikri yarışmasıdır.
ClimateLaunchpad’i düzenleyen Climate-KIC ise, 2010 yılında Avrupa Birliği’nin bir kurumu olan European Institute of Innovation and Technology ‘nin desteklediği, kamu sektörü, özel şirketler ve akademik düzlemde uluslararası işbirliğini yürüttüğü Avrupa Birliğinin ana iklim inovasyonu girişimidir.
2012 yılından beri düzenlenmekte olan ClimateLaunchpad’e çevreci iş fikri olan ve girişimciliği benimseyen herkes başvurabilir. Bunun haricinde ise katılımcıların
-İş fikirlerini gerçekleştirdikleri bir işlerinin olmaması ya da 1 yıldan daha az bir süre önce kurulmuş olması
-İş fikirleri üzerinden mevcut karlarının olmaması
-İş fikrinin toplamda 200.000€’dan az bir yatırıma ihtiyaç duyması
-Daha önce iş fikrine bağlı herhangi bir ürün/prototip ya da çözümü ticari olarak satmamış olması gerekmektedir.
Süreç nasıl işliyor? Finalistleri ne tür kazanımlar bekliyor?
Climatelaunchpad iş fikirlerinin başvuru olarak kabulünden, büyük finale kadar geçen 6 aylık bir süreçte ilerlemektedir. İlk olarak gönüllü ekiplerin desteğiyle katılımcı ülkelerde yarışmanın duyurusu açılır daha sonra start-up fikirleri yarışmacılar tarafından her ülke için belirtilen son başvuru tarihine kadar sisteme girilir. Bu sene Türkiye için son katılım 11 Haziran 2016 olarak belirlendi.
Sonrasında gelen başvurular değerlendirilerek, ulusal final öncesi, Boot Camp ile yarışmacılar, eğitmenler tarafından 2 günlük bir eğitim ile start-up fikirleri üzerinde çalışma fırsatı bulurlar ve hazırlanırlar. Türkiye için 10 Ağustos 2016’da gerçekleşecek ulusal finalde jüri tarafından en iyi 3 ekip seçilecek. Bu ulusal finalistler ise Estonya’da 7-8 Ekim 2016’da düzenlenecek Avrupa Finalinde diğer katılımcı ülkelerin finalistleri yarışarak ClimateLaunchpad’in en iyi fikirlerini belirleyecekler.
7-8 Ekim’deki büyük finalin kazananları 10.000 Euro, 5.000 Euro ve 2.500 Euro nakit ödül ve aynı zamanda finalde ilk 10’a giren tüm iş fikirleri Climate KIC Accelerator Programına girerek 95.000 Euro yatırım fırsatına sahip olacaklar. Bu ödüllerin yanısıra ClimateLaunchpad deneyimli eğitmenlerin, bu sene için 27 ayrı ülkeden girişimci katılımcıların bir araya geldiği ve buluştuğu bir platform olarak uluslararası bir deneyim fırsatını da yaşatmaktadır.
Geçen yıl finale kalan girişimlerden örnekler verebilir misiniz?
2015 yılında ClimateLaunchpad’e 25 ülkeden 700’ün üzerinde fikir katılmıştır. Amsterdam’da gerçekleştirilen final sonucunda Norveç ülke finali birincisi Climatelaunchpad’in 2015 birincisi olmuştur. Nanoclay adındaki proje normalde 15-20 yıl arasında bir sürede gerçekleşen, kum şeklindeki toprağın sadece 7 saat içerisinde verimli toprağa dönüşmesini sağlamaktadır. 2.olan proje ise İzlanda’dan alüminyum üretimi sırasında ortaya çıkan emisyonları azaltan ekibe gitmiştir. Avrupa finali 3.sü ise Estonya ulusal finalinde 2.olan ekip ise, atık sudan tekrardan toplanılıp kullanılabilen deterjan fikrini sunmuşlardır.
Türkiye bu yıl dahil oldu yarışmaya. Koordinatörlerinden biri olarak, burada yaptığınız çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
Bu yıl Türkiye’nin ilk kez katılıyor olması öncelikle hem heyecan hem de gurur kaynağımız. Amsterdam’da bu seneki ClimateLaunchpad’in başlangıç toplantısında herkesten aldığımız ortak sorular “Türkiye’nin start-up potansiyeli nedir?” “Bu sene iddialı mısınız?” ya da “Genç nüfusunuz çok fazla, Türkiye’den iyi işler gelir gibi hissediyoruz, ne dersiniz” idi. Bu yıl bizim amacımız büyük finalde olabildiğince ses getirecek iyi fikirleri ve iyi ekipleri bünyemizde görmek ve Talin'den ödülle dönmek.
Elbette bu isteğimizi gerçekleştirmek için en temel ihtiyacımız fikir sahiplerine ulaşmak ve ClimateLaunchpad’i anlatmak. Onun dışında yukarıda bahsettiğimiz BootCamp ve Final için bu platformda görmek istediğimiz “knowledge partner” ve destekleyen kurumlara da kendimizi anlatarak işe başlıyoruz. Diğer ülkelerin 2012’den beri bu işte olduğunu düşündüğümüzde, bizim işimizin onlara kıyasla daha fazla efor gerektirdiği doğru. Bu ayakların dışında, yarışmanın daha iyi koşullarda olması için sponsor arayışlarımız devam etmekte.
Ancak grubumuz geçmiş senelerde, Climatelaunchpad’e yarışmacı olarak katıldığı için kendi tecrübelerimizi de bu yılki çalışmalarımıza kattığımızdan boot camp ve ulusal finalde diğer 28 ülkenin arasında en iyi şekilde gerçekleştirilen organizasyonun bizimki olacağına inancım tam.
Türkiye’deki “temiz teknolojiler”e dair potansiyeli nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu alanda çalışmalar yapan girişimcilere verilen destekler (finansal ve finansal olmayan) yeterli midir Avrupa ile karşılaştırıldığında?
Son yıllardaki yüksek ekonomik büyüme enerji talebiminin hızlı artmasına neden olmuştur. Türkiye ve Dünya her geçen gün daha büyük bir iklim değişikliği tehlikesi altındadır. Türkiye’deki temiz enerji kaynaklarının 5%’ten 2020’de 30%’a artırılması hedeflendiği düşündüğümüzde, temiz teknoloji alanında yapılan veya yapılacak işlerin potansiyeli oldukça açık. 2020 hedefi ile sera gazı emisyonu şu anki değerlere göre %11.4 daha az olacaktır. Türkiye’de Temiz Teknoloji Fonu aracılığı ile temiz teknonojiye fonlar ayrılmaktadır verilen fonların %90 yakını enerji verimliliği projelerine verilmiştir. Yenilenebilir enerji ile ilgili kısmı sadece 10%’dur. Yeni temizteknoloji projeleri için ülkemizdeki bilinç artırılmalıdır. Daha çok proje üretmemiz geremektedir. Bizlerde noktada çok kişiye ulaşarak bu konuda ki bilincin artırılmasına destek vermek istiyoruz.