Dünyayı yaşadığı çevreye duyarlı çocuklar kurtaracak! Ekolojik farkındalıklı eğitimin önemine dikkat çeken BÜMED Merak Eden Çocuk Okulları Genel Müdürü Fatih Meral, ‘’Ağaçları kuşları tanıyan; meyve sebzenin ekiminden soframıza kadar gelişini tecrübe eden çocuklar çevreye duyarlı çocuklar olarak yetişir’’ diyor
Artık hepimiz biliyoruz ki iklim krizi, kuzey kutbunda yaşayan bir kutup ayısının yaşam alanının daralması değil sadece. İklim krizi ve doğal çevrenin yok oluşu günümüzün en büyük tehdidi. Peki Z kuşağı, bu tehditle nasıl baş edecek? Dünyaya ve yaşadığımız çevreye saygılı, duyarlı bireyler yetiştirmek mümkün mü?
Pek çok konuda olduğu gibi çevre bilinci ile çocuk yetiştirmek de çocuğun doğumundan itibaren başlayan bir süreç. Topluma ekolojik farkındalıklı bireyler kazandırmak için ebeveynlere ve eğitimcilere büyük görev düşüyor. Dünya Çevre Günü kapsamında aynı zamanda ülkemizde ve dünyada Eko Okullar Programı’na bağlı olan Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği Merak Eden Çocuk Okulları’na sorduk. BÜMED MEÇ Okulları Genel Müdürü Fatih Meral, okul bahçesinde sebze, meyve dikimi, bakım ve sulama sorumluluğunu öğrencilerine verdiklerini anlattı: ‘’Bu sayede çocuklar yediğimiz meyve sebzelerin masalarına nasıl geldiğini görerek öğreniyorlar, ekolojik döngüyü fark edebiliyorlar. Bahçede beslediğimiz hayvanlar ile hem sorumluluk almayı hem de farklı canlıların hayatlarına saygı duymayı tecrübe ediyorlar. Ders içi etkinliklerde kullandığımız materyallerin atık malzemelerden olmasına özen gösteriyoruz ve mümkün olduğunca plastik kullanımını azaltmaya çalışıyoruz. Ayrıca gönüllü öğrencilerimizden oluşan Eko-Team ekipleriyle çevre yararına projeler üreterek birlikte çözüm üretmenin önemine vurgu yapıyoruz.’’
‘’Eğitimciler ve ebeveynler olarak hepimiz sorumluluk alarak, yaşadığımız dünyaya saygılı duyarlı nesillerin yetişmesine katkıda bulunabiliriz. Yaşadığımız dünyaya saygı duymak önce kendi evlerimizde öğrendiğimiz bir şeydir’’ diyen Eğitimci Fatih Meral, ekolojik farkındalıklı çocuklar yetiştirmek için ebeveynlere şu önerilerde bulundu:
- Örnek olun. Plastik şişeden su içmek yerine matara taşıyın, alışverişlerinizde bez torba kullanın. Çöplerinizi ayırın. Ve bunkarı yaparken neden yaptığınızı, olumlu/olumsuz etkileriyle çocuklarınıza anlatın.
- Evinizde yoksa sokağınızda bir hayvanın ve bir bitkinin sorumluluğunu çocuğunuza verin. Canlıları gözlemlemesi, farkındalığını artıracaktır. Sorumluluğu almayı reddeden çocuklarınıza zaman tanıyın, ısrarcı olmayın.
- Çocukların doğa ile zaman geçirmesine fırsatlar yaratın. Çevresini tanısın. Ağaçları, kuşları anlatın onlara. Doğa yürüyüşlerine ve kamplara gitmek erken yaşta doğadaki değişimleri, döngüyü fark etmelerine olanak sağladığı gibi stres atmalarına, fiziksel olarak güçlenmelerine de yardımcı olacaktır.
- Geri dönüşüm, doğanın döngüsü, dünyanın farklı güzellikleri üzerine kitaplar okuyabilir ve üzerine sohbet edebilirsiniz.
- Ailede başlayan eğitim okul ile pekişir. Okul seçerken çocukların doğa ile vakit geçirebilecekleri bir ortam olup olmadığına dikkat edin. Bu ilişki fiziksel ve duygusal gelişimleri açısından kesinlikle fark yaratır. Türkiye’de ve dünyada Eko-Okullar Programına bağlı pek çok okul var, çocuklara çeşitli etkinliklerle bu farkındalık kazandırılıyor.
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı