Filmlerde Gördüklerimiz Gerçeğe Dönüşüyor

Yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojileri geride bıraktığımız 2021 yılına damgasını vurdu.

Yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojileri geride bıraktığımız 2021 yılına damgasını vurdu. Hukuk sisteminde ilk kez yapay zekaya yer verildi. Metaverse ile sanal evrene bağlanmaya çok yaklaşıldı. Yapay zeka ile ortaya çıkan ‘derin kurgu’ ABD tarafından ‘tehdit’ olarak sınıflandırıldı. 2021 yılında yaşadığımız ‘ilkleri’ yapay zeka teknolojileri alanında çalışan yazılım danışmanlık şirketi Ereteam’in Genel Müdür Yardımcısı Suat Örslü ve Dr. Öğr. Üyesi Şebnem Özdemir açıkladı.

Yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojileri geride bıraktığımız 2021 yılına damgasını vurdu. ‘Deep fake’ denilen derin kurgu teknolojisi bildiğimiz gerçeği değiştirirken, ilk kez hukuk sisteminde bir yapay zekaya yer verildi. Sanal evrenin oluşturulması için öncül olacak teknolojiler tanıtıldı.

2021 yılında yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojilerinde yaşanan ilkleri yapay zeka teknolojileri alanında hizmet veren yazılım şirketi Ereteam’in Genel Müdür Yardımcısı Suat Örslü ve İstinye Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölüm Başkanı Veri Bilimi ve Yapay Zeka Araştırmacısı Dr. Öğr. Üyesi Şebnem Özdemir derledi.

“MATRIX GERÇEĞE DÖNÜŞÜYOR”

Veri analizi firması Ereteam’in Genel Müdür Yardımcısı Suat Örslü 2021 yılında yaşanan gelişmeleri, “2021 yılında film senaryolarında olduğunu düşündüğümüz yeni gelişmeleri gerçek hayatta görebilmeye başladığımız bir yıl oldu. Kendi başına gidebilen, şerit takip eden, park yapabilen araçları yollarda, sanal asistanları mobil cihazlarda görmeye ve kullanmaya başlamıştık. Ancak Matrix filmindeki gibi sanal evrene bağlanmaya, Minority Report (Azınlık Raporu) filmindeki gibi adalet mekanizmalarında yapay zekâ kullanımı gibi konularda çalışmaları ve sonuçlarını ilk kez 2021 yılında deneyimledik” diye konuştu.

“2021 YILI DEĞER, GERÇEK VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİN YILI OLDU”

2021 yılını değerlendiren Veri Bilimi ve Yapay Zeka Araştırmacısı Dr. Öğr. Üyesi Şebnem Özdemir, “2021 yılı dünya genelinde değer, gerçek ve sürdürebilirliğin yılı oldu. Değer kavramı insanlık tarihinin en hızlı değişimlerinden birini geçirdi. 2018 yılında Endmond Belamy'nin portresi 500 bin dolara yakın alıcı bulurken, tabloya yapılan en büyük eleştiri, tablonun bir yapay zeka çıktısı olmasıydı. Makinelerin sanat üretmesine dair en kritik görüş biriciklik unsurunun kaybolması iken, 2021’de NFT kavramının yükselişi ile makinenin ürettiği çıktıya da biriciklik unsuru kazandırılmış oldu. Ancak değer unsurundaki tek değişim bu değildi. Değerli olması için fiziksel karşılığı olmasına gerek yok algısı da 2021'e damga vuran düşünce türlerinden oldu. Dolayısıyla yapay zekanın görüntü işleme gücünden faydalanan birey, dijital çamurlardan fiziksel karşılıkları olmayan dijital dünya eserleri üretti” dedi.

“DEEPFAKE TEHDİDİ İLE TANIŞTIK”

Geçtiğimiz yılın en çok konuşulanlarından biri olan ‘deepfake’ derin kurgu kavramına değinen Özdemir, “Doğru değişkendir, gerçek sabittir felsefesi, metaverse ve derin kurgu (deepfake) sayesinde gerçeğin formu değişti, sesi kısılabilir hale geldi. Özellikle derin kurgu ile üretilen videolar ve kayıtlar bireylerin ve toplumların manipüle edilmesinin en önemli aracı haline geldi. Yapay zekanın alt çalışma alanlarından olan derin kurgu, Avrupa Konseyi’nde ve Amerikan Senatosu’nda yeni nesil tehdit olarak etiketlendi. Çeşitli ülkelerdeki rejimler derin kurgu ile üretilen çıktılar nedeniyle ufak ya da orta ölçekli olaylarla sarsıldılar. Metaverse, yeni evren kurgusu, yeni kapılar ve sorumluluklar açarken, fiziksel dünyanın gerçekliğinden sıkılan ya da onu kendince dar bulan herkes için alternatif gerçeklik kurgusu oluşturdu. Ancak metaverse bir evrenden öte, 2022'ye canlı veri deposu olması yönüyle damga vuracak. Bireyin dijital eşini çıkarıp onu gerçekten profillemek isteyen her yapı, meta evren sayesinde fiziksel dünyaya kıyasla daha zahmetsiz bir şekilde bu veriyi derleyebilecek, işleyebilecek ve yapay zeka yeni bir öğrenme deneyimine kavuşacak. Sürdürebilirlik yılın ortalarından sonra hakim bir kavram olarak konuşulmasına karşın, kavramın yapay zeka ile birleşen yönleri daha az konuşuldu. Özellikle Ereteam, sürdürebilirliğin alt alanlarından biyoçeşitliliğin korunmasında veri eksikliğinin yapay zekaya nasıl ket vurduğunu bilimsel çalışmalarla ortaya koydu” şeklinde konuştu.

“ÜNİVERSİTELERLE İŞ BİRLİĞİMİZİ ARTIRDIK”

Yapay zeka teknolojilerinin ülkemizde geliştirilmesi için çalışmalar yürüttüklerini belirten Örslü, “Ereteam olarak biz de bu konulardaki yetkinliklerimizi ve yeteneklerimizi artırdığımız bir yıl oldu. Bir taraftan makine öğrenimi konularında DataRobot gibi Dünya çapında güçlü bir üretici ile iş ortaklığı yaparken, bir taraftan da Ar-Ge merkezimizde makine öğrenimi algoritmalarını ürünlerimizin içerisine yerleştirmeye başladığımız bir yıl oldu. Üniversite-Sanayi iş birliği kapsamında İstinye Üniversitesi’nden Şebnem Özdemir hocamız ile aktif çalışmalarımız devam ettirdik. Sonuçlarını da 2022 yılında görmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Teknoloji Haberleri