Çevrim içi olarak açılan sergide yer alan fotoğraflar, üç Kolombiyalı ve bir Filistinli üniversite öğrencisinin Mardin, Şanlıurfa, Gaziantep ve İzmir’de kadınlarla gerçekleştirdiği Karanlığı Aydınlat Fotoğraf Atölyeleri kapsamında çekildi. ‘Karanlığı Aydınlat’ temasıyla eşit ve aydınlık bir gelecek amaçlayan çalışma, BM Kadın Birimi tarafından yürütülen, Avrupa Birliği ve Japonya Hükümeti tarafından fonlanan projeler kapsamında düzenleniyor. Atölyeler ve sergi, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği, Mülteci Destek Derneği, Habitat Derneği ve RET International ortaklığı ile hayata geçirildi.
“Ortak temennimiz eşit, adil ve şiddetten uzak bir gelecek”
Serginin açılışında konuşan Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Türkiye Ülke Direktörü Asya Varbanova, fotoğraf atölyeleri sayesinde birbirinden farklı nesil, kültür ve coğrafyadan gelen kadınların fotoğrafın birleştirici gücüyle bir araya geldiklerini belirtirken tüm nesillerin ortak amacı olan eşit bir geleceğe bir adım daha atıldığını söyledi: “İlk defa geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen Karanlığı Aydınlat Fotoğraf Sergileri, farklılıklarına rağmen fotoğrafın gücü ile ortak bir dil konuşan ve ortak temennisi eşit, adil ve şiddetten uzak bir gelecek olan 100'den fazla Türk ve Suriyeli kadının hikayesini anlatıyor.”
Kültürlerarası Diyalog Etkinliği
Sergi açılışı kapsamında gerçekleştirilen Kültürlerarası Diyalog Etkinliğinde konuşan Japonya’nın Türkiye Büyükelçisi Suzuki Kazuhiro, “Kadınların sosyal entegrasyonu, mülteci ve ev sahibi toplumlar arasında sosyal uyumun sağlanmasında önemli rol oynuyor. Kadınların güçlenmesi, Japon Hükümetinin öncelikleri arasında bulunuyor. Tüm dünyada bu hedefe ulaşılması büyük önem arz ediyor” diye konuştu.
“Fotoğraf ortak dilimiz oldu”
16 Günlük Aktivizm Kadına Yönelik Şiddete Son Kampanyası kapsamında gerçekleştirilen atölyeleri yöneten Kolombiyalı Vanesa Suarez, Camilo Parra ve Filistinli Abd-El Kader Abd-El Halim’in ortak ifadesi, atölyeler ve serginin kadınlara hikayelerini anlatmak için bir alan tanıdığı, kadınların objektif önünde ve arkasında bulunduklarında güçlerini tüm dünyaya gösterebildiği. Açılışta konuşma yapan Camilo Parra ise şu şekilde konuştu, “Geriye dönüp baktığımda bu deneyimle ilgili hatırladığım en önemli şey kültürler arasında deneyimlediğim muazzam etkileşim. Fotoğrafçılık aracılığıyla bir duygu seli ortaya çıkardık. Aynı dili konuşmamamıza rağmen, birbirimizle iletişim kurmanın yollarını birlikte yarattık. Fotoğraf ise elimizdeki yegâne araçtı”.
Açılış konuşmasında konuşan Atölye katılımcısı Rawan Abzeed “Kadına karşı şiddetle mücadelede sanatın gücüne başvurarak kadınların seslerinin duyulmasını temenni ediyoruz. Hepimiz biliyoruz ki, bu dünyadaki her insanın mesajını iletebileceği ve kendisinin veya toplumun karşılaştığı bir sorunu çözebilmesi yolunda kendi metodu ve becerisi vardır. Ayrıca sanat kendi içinde tercümana hiç ihtiyaç duymayan bir dildir çünkü bir resim veya çizim aracılığıyla mesajınızı hedefin dili, ırkı, cinsiyeti ve dini ne olursa olsun tüm dünyaya iletebilirsiniz.”