Bu dernek sadece internet gazetecilerini kapsayan ve onların alanına hizmet edecek olan bir yapılanmadır. Amaçları MGC kadar kapsamlı değildir. İhtisasa yöneliktir. Henüz yasası, tanımı olmayan internet gazeteciliğinin sorunlarıyla ilgilidir.
Spor yazarları derneği, Ekonomi Gazetecileri derneği ya da benzeri örgütlenmeler gibi..
“BEN YAPTIM OLDU” TÜZÜĞÜ YASADAN ÜSTÜN DEĞİLDİR
MGC yönetimi tüzüğün 4. Maddesinde belirtilen Mersin İli Sınırları içerisinde aynı amaca yönelik dernek faaliyeti yapılamaz hükmünü MEİGDER’e karşı uygulamasına, bunu bir ihraç silahı olarak kullanmasına rağmen tüzüğün bu maddesinin işaret ettiği başka derneklere ise uygulamamaktadır.
Bunun gerekçesi ise tüzüğün kabulünden önce o derneklerinin faaliyetlerinin başlamış olması ve geriye dönük işlem yapılmaması olarak belirtilmektedir.
Bu da üyeler arasında eşitlıik ilkesini ihlal etmektedir.
Yani Mersin ili sınırları içerisinde aynı amaca yönelik olarak kurulduğu iddia edilen bu derneklerin arasında tüzüğün kabul tarihi milat olarak kabul edilmiş ve Dernekler Yasasına muhalefet edilmiştir. Üstelik bu dernekler ihtisas derneği de değildir. Amaçları kapsamlı olan, MGC ile aynı amacı taşıyan derneklerdir.
Dernekler yasasına göre ; “Dernek üyeleri eşit haklara sahiptir. Dernek, üyeler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, din ve mezhep, aile, zümre ve sınıf farkı gözetemez ve tüzüğe eşitliği bozan veya bazı üyelere ayrıcalık tanıyan hükümler konulamaz. Her üyenin genel kurulda bir oy hakkı vardır, üye oyunu bizzat kullanmak zorundadır” maddesinin “tüzüğe eşitliği bozan veya bazı üyelere ayrıcalık tanıyan hükümler konulamaz” kısmı bile tüzüğün yasalara aykırı hareket ettiğinin kanıtıdır.
KENDİNİ YALANLAYAN TÜZÜK!
Ayrıca MGC Tüzük maddeler arasında yer alan bir ibare de özellikle MEİGDER ‘in kurucu üyelerinin önemli bir kısmının ihracının keyfi olduğuna işaret etmektedir.
4. Maddenin f fıkrasında Cemiyette 20 yılını dolduran, cemiyet kurucu üyeliği ve başkanlığı yapmış olanların yüz kızartıcı bir suç dışında asil üyeliklerini koruyacakları tüzükle karara bağlandığı halde özellikle genel kurul kararı ile MGC’nin onursal başkanı olan Vahap Şehitoğlu’nun MEİGDER kurucu üyeliği nedeniyle ihracının istenmesi açık bir şekilde tüzük ihlalidir.
Ayrıca Tüzüğün üyelik hakları başlığı kapsamında 8. Maddesinin 5. bendinde meslekte 20 yılını aşmış üyelerin de basın mesleğini zedeleyici bir iş tutmamaları halinde üyeliklerinin devam edeceği de karara bağlanmıştır.
Bu iki madde de MEİGDER’in kurucu başkan ve üyelerini kapsamaktadır.
Bir başka derneğe üye olmak ne yüz kızartıcı bir suç, ne basın mesleğini zedeleyici bir davranış ne de karşılığı ihraç edilmektir.
HUKUKSUZLUK...USULSÜZLÜK...
MGC yönetimi ne yazık ki tüzük ihlalinin dışında fahri üyelikle tehdit edip ihraç edeceği mesajını verdiği meslektaşlarımıza gönderdiği tebligatta da ciddi bir usul hatası yapmıştır.
Açıkça söylemek gerekirse kurumsallaşma yönünde ciddi adımlar attıklarını ifade eden cemiyet yönetiminin üyelere gönderdikleri tebligatın hukuken hiçbir geçerliliği yoktur.
MGC üyesi olup MEİGDER’in kurucu üyelerine gönderilen belgenin üzerinde imza, tarih ve evrak numarası olmamasından dolayı, bu belge sahte belge hükmündedir.
Şayet böyle bir karar alındıysa , karar defterinde, bahsedilen kararın yer aldığı bölümün onaylı bir örneğinin üyeye tebliğ edilmesi, yapılacak tebligatın usulüne uygun olarak cemiyetin renkli antetli kağıdına basılı olarak, ıslak imzalı, evrak numarası ve tarih eklenerek üyelere ulaştırılması gerekmektedir.
Eğer bu evrak Yönetim Kurulunun bilgisi dışında gönderilmiş ise, bu işin sorumlularının tespit edilerek, yargıya suç duyurusunda bulunulması gerekir.
MGC YÖNETİMİ HAMİLİK YAPACAĞINA, HASIMLIK YAPIYOR
Tüzükler derneklerin anayasasıdır .
Aynı zamanda tüzük hükümleri üyelerin anayasal haklarını korumakla da mükelleftir. Ama gelinen noktada MEİGDER, Mersin Gazeteciler Cemiyeti yönetim kurulu tarafından bir tehlike, bir yüz kızartıcı suç ya da basın meslek lkelerini ihlal eden bir kuruluş olarak algılanmıştır.
MGC burada hamilik görevini üstlenmek yerine, peşin hükümlü şekilde hasımlık yapmayı tercih etmiştir.
Meslekte bir çoğu 20 yılını devirmiş, yönetimlerde görev yapmış, meslek örgütü ile duygusal bağ kurmuş ve emek vermiş insanlardan oluşan bir yapılanmaya , alternatif bir örgüt gibi davranmak ve potansiyel bir tehlike gözüyle bakmak MGC yönetim kuruluna hiç yakışmamıştır.
MEİGDER bünyesinde, bir zamanlar 4 parçaya bölünmüş cemiyetleri birleştirmek için mücadele veren insanların olduğu unutulmamalıdır.
MEİGDER binyesinde, kıyasıya mücadelelerin olduğu seçimlerden sonra bile bir saniye olsun bölünmeyi aklından geçirmeyenlerin ve meslek örgütüne aidiyet duygusuyla bağlı olanların olduğu akıldan çıkarılmamalıdır.
SON SÖZÜMÜZ
Toprağın vatan olmasını sağlayan insandır.
MGC kurumsallığını ve varlığını sağlayan da içindeki insanlardır, meslektaşlarımızdır.
Bu nedenle alınan her kararın merkezine güç ya da otorite değil insan konulmalıdır.
Yönetim seçilmişlerden oluşur.
Temsil makamıdır ama teslim alma makamı değildir.
Üyelerinin haklarını korumakla mükelleftir, bahane bulup üyelerini kovmakla değil.
Bu vesile ile içinde emeğimizin ve hakkımızın olduğu ya da üzerimizde emek ve haklarının olduğu MGC yönetim kurulunun başkan ve üyelerinin dernekler yasasına aykırı hükümler içeren tüzüğümüzü yeniden gözden geçirmelerini ve maddeler arasındaki tutarsızlıkları yeniden masaya yatırmalarını, bizler hakkında verdikleri haksız kararı bir kez da değerlendirmelerini bekliyoruz.
Aksi takdirde çatı örgütümüz olan Mersin Gazeteciler Cemiyeti’ni hem hukuk önünde hem de kamuoyu önünde zor duruma düşmesine yol açmış olacaksınız
MEİGDER YÖNETİM KURULU ADINA
BAŞKAN
VAHAP ŞEHİTOĞLU
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı