Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, ABD ile Çin arasındaki ihtilaflar sürerken “yanlış anlaşılmalar bahanesine tutunan” ABD’nin Beijing’le ilişkilerde doğru yöntemi henüz bulamadığını söyledi ve “Taiwan kartı”nı oynamanın “ateşle oynamak olduğu” konusunda uyarıda bulundu. ABD düşünce kuruluşu olan Council on Foreign Relations (CFR) ile yapılan online toplantıda konuşan Wang, “Biden’ın, Çin yönetiminin gelişimini objektif ve rasyonel bir şekilde göreceğini ve Çin ile birlikte barış içinde bir arada yaşamanın ve kazan-kazan işbirliğinin yeni bir yolunu keşfetmesini umuyordu. ABD-Çin ilişkilerinde doğru yaklaşımın iletişimi güçlendirmesi, işbirliğinin derinleştirmesi, farklılıkları daraltması ve çatışmalardan kaçınması gerektiği olduğunu düşünüyoruz” dedi.
“İlişkilerde çatışma öndeyse her iki ülke de kayıptan muzdarip olur” diyen Wang, Çin’in iktidardaki Çin Komünist Partisi (CPC) liderliğindeki tek partili siyasi sistemine atıfta bulunarak, Çin’in bağımsız olarak seçtiği yola ve sisteme ABD’nin saygı duyacağını ve uyum sağlayacağını umduğunu söyledi.
Wang, “Çin-ABD ilişkileri yeni bir dönüm noktasına giriyor. İkili ilişkilerin gelecekteki gelişiminin anahtarı, ABD’nin sosyal sistem, tarihi kültür ve gelişme aşamasında farklılaşan bir ülke olan Çin’in barışçıl yükselişini ve Çin halkının bir daha iyi bir yaşam hakkına sahip olduğunu kabul eden bir ülke olmasına bağlı” dedi.
Çin’in Taiwan, Xinjiang ve Hong Kong konusundaki tutumunu yineleyen Çin Dışişleri Bakanı, ABD’den Çin’in içişlerine karışmamasını istedi. Wang, ABD’nin, Çin’in haklarına ve çıkarlarına defalarca meydan okurken, Amerika’nın çıkarlarına ilişkin konularda işbirliği beklememesi gerektiğini söyledi.
Çin’in bir parçası olarak gördüğü Taiwan’dan söz eden Wang, “Taiwan kartını” oynamanın “ateşle oynamak” olduğunu vurguladı ve ABD’yi tek Çin ilkesine sıkı sıkıya uymaya ve Çin-ABD ortaklığı kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmeye çağırdı.
ABD’nin Xinjiang’daki Uygurlulara soykırım uygulandığı iddialarını da yalanlayan Wang, ‘soykırım’ ve ‘zorla çalıştırma’nın siyasi amaçlar için uydurulmuş büyük yalanlar olduğunu söyledi.
Çin'in yerel halkın muhalefetine rağmen ulusal güvenlik yasasını uygulamaya başladığı Hong Kong’a atıfta bulunan Wang, ABD’nin Çin hükümetinin “Tek ülke, iki sistem” ilkesini uygulama çabalarına saygı duyması gerektiğini ifade etti.
Eski bir İngiliz kolonisi olan Hong Kong, 1997 yılında ‘tek ülke, iki sistem formülü’ altında Çin ile yeniden birleşti. Biden yönetimi, Xinjiang, Hong Kong ve Taiwan’da Beijing’i hedef alan önceki Trump yönetimi tarafından başlatılan sert Çin politikasını sürdürürken, Çin ve ABD bu anlaşmazlık yaşıyor.
Başkan Joe Biden, Amerika’nın Çin politikasını İngiltere, Avrupa Birliği ve Japonya gibi müttefikleriyle birleştirerek güçlendirdi. ABD, Avrupa Birliği, İngiltere ve Kanada, Xinjiang’daki Uygur halkına karşı Beijing’in yalanladığı insan hakları ihlalleri üzerine Çin’e koordineli yaptırımlar uyguladı.
Bu ülkeler aynı zamanda, eski İngiliz kolonisindeki kitlesel demokrasi yanlısı ajitasyonu bastırarak, yeni ulusal güvenlik yasasıyla Hong Kong üzerindeki kontrolünü güçlendirerek, Çin konusunda birleşik bir pozisyon aldı.