Çin ve Türkiye ilişkisi 50’nci yılında pandemiyle zirveye çıktı

Salgın karşıtı kampanyaya katkıda bulunan iki ülkenin liderleri, bilim insanları, sağlık çalışanları ve diğer yetkilileri derhal harekete geçerek büyük bir sorumluluk duygusuyla virüse karşı savaş ilan etti. İki ülke yaşam ve insan odaklı ilkeye saygı anlayışı içinde çok yönlü ve çok boyutlu salgın karşıtı iş birlikleri için sağlam bir temel oluşturan bilim ile iş birliğini savunuyor.
 
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, nisan ayı başlarında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde, iki taraf, salgın karşıtı iş birliği ve ikili ilişkiler konusunda geniş bir fikir birliğine vardı. Çin Devlet Konseyi Üyesi ve Dışişleri Bakanı Wang Yi, iki devlet başkanının varılan önemli fikir birliğinin tam olarak uygulanmasını tartışmak üzere Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile iki kez telefonda görüştü.
 
Türkiye Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Çin’in mücadelede elde ettiği başarılardan övgüyle bahsetti ve her iki taraf da Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) küresel salgınla mücadele çabalarını teşvik etmedeki nüfuzunu ve liderliğini destekledi. İki ülke, salgını önleme konusunda gerekli malzeme talebini karşılamak için karşılıklı desteği de artırdı. Türkiye, Çin’in yeni korona virüse karşı mücadelesinin ilk safhasında Hubei eyaletinin başkenti Wuhan’a iki parti maske, koruyucu giysi ve acil ihtiyaç duyulan diğer tıbbi malzemeleri bağışladı.
 
Bu tedarikler, Çin'in ilk aşamada salgını önleme ve kontrolü için güçlü destek sundu. Türkiye'de mart ayında enfeksiyonlar tespit edildikten sonra Çin, Türkiye'ye yüksek kaliteli tespit reaktifleri, ilaç ve tıbbi ekipman tedarik etmesine yardımcı olmak için nitelikli Çinli ilaç firmalarıyla bağlantı kurması için yardım etti.
 
İki ülke aşı geliştirme konusunda iş birliğini güçlendirdi
Türkiye’deki Çinli firmalar ve bireyler, para, maske ve koruyucu kıyafet bağışlarını organize ederek ülkedeki salgını önleme çalışmalarına yardımcı olmak için aktif olarak harekete geçti. İki ülke, halklarının doğrudan yararına olan salgını kontrol altına alma deneyimlerini paylaştı ve aşı geliştirme konusunda iş birliğini güçlendirdi.
 
Çin tarafı, Covid-19 hastaları için tanı ile tedavi protokolünü ve salgını önleme ve kontrol altına alma planını Türkiye ile paylaştı. Çin mart ayında, Türkiye Sağlık Bakanlığı’nı Çin, Batı Asya ve Kuzey Afrika ülkeleri arasında Covid-19’a yanıt verme konusunda düzenlenen bir video seminerine davet etti.
 
Çin’in Hunan ve Hubei eyaletleri sırasıyla nisan ve haziran aylarında Türkiye Sağlık Bakanlığı’ndan uzmanlarla kendi uzmanları arasında video konferanslar düzenledi. Uzmanlar bu vesileyle enfeksiyonların teşhisi ile tedavisi konusunda derinlemesine görüş alışverişinde bulundu ve her iki tarafın da birbirlerinden öğrenip gelişebilmesi için kendi virüs kontrol deneyimlerini paylaştılar.
 
Ticaret hacmi 17.2 milyar dolara çıktı
Merkezi Beijing’de bulunan bir şirket tarafından geliştirilen deneysel Covid-19 aşısının üçüncü faz klinik denemesi Türkiye’de eylül ayında başladı ve ilerleme kaydediliyor. Bu arada, iki ülkenin kardeş bölgeleri ve şehirlerinin birbirleriyle yakın etkileşim içinde olması, iki ülkenin salgının üstesinden gelme kararlılığını güçlendirdi.
 
Çin ile Türkiye arasındaki ocak-eylül dönemi ticaret hacmi, yıllık yüzde 14,1 artışla 17,2 milyar dolar oldu. Bu dönemde iki ülke, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 416,2 artışla 2,7 milyar dolar değerinde yeni müteahhitlik projesi sözleşmeleri imzaladı. Türkiye’nin su ve süt ürünleri Çin pazarına girdi. Yerel süt ürünleri şirketleri, temmuz ayında Çin’e 200 milyon dolar değerindeki peynir altı suyu tozunun ilk partisini ihraç etti. Çinli şirketler ile Türk ortakları, salgının zorluklarının üstesinden gelerek Ankara’daki bir fotovoltaik sanayi parkını başarıyla tamamladılar ve faaliyete geçirdiler. Çin, salgını önleme ile kontrol çalışmalarında büyük stratejik başarılar elde etti ve bu ülke  ekonomisinin yıl boyunca pozitif büyümeye tanık olacağı kaçınılmaz bir sonuç oldu.

Kaynak
Hibya Haber Ajansı