Daniel kasırgası! Türkiye'nin güneyi tehlikede mi?
Libya'da büyük yıkıma yol açan Daniel Kasırgası sonrasında, Türkiye'de benzer hava olaylarının olasılığı gündeme geldi. Uzmanlar, Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyanın ekvatoral bölgede olmadığını belirterek, kasırgaların bu bölgede oluştuğunu açıklıyorlar.
Orta Akdeniz'i vuran Daniel Kasırgası Libya'nın Bingazi, Beyda, Merc, Suse ve Derne şehirlerini haritadan sildi. Özellikle Derne'de, 3 binden fazla kişi kasırga sonrası yaşanan selde hayatını kaybetti ve binlercesinin akıbeti hala belirsiz.
TÜRKİYE'DE BENZER HAVA OLAYLARI OLUR MU?
TRT Haber'de yer alan haberde bu felaket sonrasında Türkiye'de de benzer olayların meydana gelme olasılığı gündeme geldi. Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada ne tür meteorolojik olaylar meydana gelebilirmi mi? TRT Haber bu soruları yanıtlamak için Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı ve Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy ile görüştü.
Prof. Dr. Şükrü Ersoy, kasırga ve fırtına terimlerini açıklayarak başlıyor: "Ekvatoral bölgede, yani dünyanın tam ortasında, alçak basınçlı bölgelerde siklonlar oluşur ve burada her yıl belirli sayıda kasırga meydana gelir. İki Amerika arasında bu olaya 'hurricane' denirken, Hindistan çevresinde siklon ve Japonya çevresinde tayfun terimi kullanılır. Bu terimler aynı hava durumunu ifade eder, sadece bölgesel farklılıkları gösterir."
"EKVATORAL BÖLGEDE DEĞİLİZ"
Türkiye'de bu tür kasırgaların görülmeyeceğini vurgulayan Prof. Dr. Ersoy, bunun nedenini "Ekvatoral bölgede bulunmuyoruz" diyerek açıklıyor. Ancak Türkiye'nin komşu bölgelerinde, özellikle Akdeniz çevresinde "medicane" adı verilen fırtınalar görülebiliyor ve zaman zaman Akdeniz ülkelerini etkileyebiliyor. Geçmiş yıllarda Akdeniz'den İzmir'e doğru hareket eden bir "medicane" örneği yaşanmıştı. Bu nedenle Türkiye'nin bu tür meteorolojik olaylara karşı hazırlıklı olması gerekiyor.
Prof. Dr. Ersoy, kasırgaların ve tropikal siklonların etkilerinin arttığını da belirtiyor. Küresel iklim değişikliği nedeniyle Türkiye'de ani yağışlar, fırtınalar, hortumlar ve sel olaylarının sayısının arttığına dikkat çekiyor. Bu tür fırtınaların ardından büyük sel felaketlerinin yaşanabileceğini vurguluyor.
"TARIM ALANLARI VE SERALAR ETKİLENİR"
Olası bir fırtınanın Türkiye'de benzer etkilere yol açıp açamayacağı konusunda Prof. Dr. Ersoy, bu olayların genellikle deniz yüzeyinde başladığını ve sonra karaya doğru ilerlediğini açıklıyor. Fırtınanın gücüne bağlı olarak hızının artabileceğini veya azalabileceğini söylüyor. Akdeniz çevresinde görülebilecek klasik ekvatoral kasırgaların birkaç gün sürebileceğini ve bu süreçte kara üzerinde büyük etkilere yol açabileceğini ifade ediyor. Bu etkiler tarım alanları, seralar, yerleşim yerleri ve turistik tesislerde büyük zararlara neden olabilir. Ayrıca büyük dalgaların kıyıları vurabileceğini ekliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.