Sahim-Sen’den TSK personelinin hedef gösterilmesine tepki: Haklarını ödeyemeyiz
Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in ek gösterge açıklamalarına tepki gösterdi.
Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in ek gösterge açıklamalarına tepki gösterdi. Akarken, “Bir açıklama yapılırken bir meslek grubu hedef gösterilemez. Her meslek çalışanının bir emeği vardır. Her mesleğin çalışma şartları farklıdır. Sayın Bakanımız Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personelini hedef almıştır. Oysa ki; yapmaları gereken sadece emekçiye haklarını teslim etmektir. Haksızlığa göz yummayacağız” diye konuştu.
3600 ek gösterge çalışması, sadece öğretmen, polis, hemşire ve din görevlileri ile başlamış, sonrasında bütün devlet memurları kapsam içine alınmıştır. Ek gösterge gündemini sıkı bir şekilde takip eden ve emekçilerin hakkı için mücadele eden SAHİM-SEN, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in katıldığı televizyon programında yaptığı açıklamalara cevap verdi.
NEDEN OKLAR TSK PERSONELİNİN ÜZERİNDE?
“Merdiven altı” sıfatıyla sendika örgütlenmesini aşağılayan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in, şimdi de TSK personelini gündeme oturtmaya çalıştığını vurgulayan SAHİM-SEN Genel Başkanı Özlem Akarken, “TSK personeli; en çok tayin gören, dağ bayır dolaşan, mesai mefhumu gözetmeden çalışan, ailelerinden uzakta aylarını geçiren, hatta çocuklarının doğumunda bile eşlerinin yanında olamayan, vatan savunmasında her zaman tarih yazan, hatta şehit, gazi olmayı göze alan memurlardır.’’ Bakan Bilgin, hali hazırda ‘’3600 ek gösterge üzerinden maaş alan memurların da ek göstergesini 4800 olarak düzenleyeceğiz” deyip, TSK personelini hedef yapmadan açıklamada bulunabilirdi. Ek göstergede memurun hakkını yemeye hazırlanan Bakan Bilgin, ‘’TSK personeli ile devlet memurları arasında uzun zamandır tartışma konusu olan gösterge eşitsizliğinin giderilmesinin amaçlandığını beyan etmiştir. TSK personeli subay, astsubay, uzman erbaş ve sivil memurlardan oluşmaktadır. Burada hedef alenen TSK personelidir. TSK personeline hakkı teslim edilmelidir. Subay, astsubay, uzman erbaş, sivil memurların haklarında da düzenleme yapılmalıdır. Ok dönüp dolaşıp, TSK personelini bulmamalıdır’’ ifadelerini kullandı.
BAKANLAR NEDEN SESSİZ KALDI?
“Ek gösterge düzenlemesi bütün meslek gruplarını kapsamalı ayrıştırıcı değil bütünleştirici olmalı. Yardımcı Hizmetler Sınıfı en kısa sürede kaldırılmalı, eğitim öğretime göre Genel İdari Hizmetler veya Teknik Hizmetler Sınıfı yapılmalıdır. 2008 sonrası memurlar ek gösterge üzerinden değil, prime esas kazanç üzerinden emeklilik hesaplandığı için ek gösterge 3600 de olsa bu artıştan yararlanamayacak. Sayın Vedat Bilgin Bakanımız TSK personelini hedef alacağına, 5510 sayılı yasa ile çalışanların 2008 öncesi ve 2008 sonrası ayrıldığından bahsetmeliydi. Ayrıca seçim vaadi olup yıllarca ek gösterge bekleyip, emekli olanların da 3600 haklarıdır demeliydi. Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurumlarında çalışan bütün meslek gruplarına her gün ötelenen düzenleme yakın zamanda yapılırsa, Milli Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’na bağlı çalışan sağlık personeli de unutulmamalıdır” diyen Özlem Akarken, “Biz Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca ‘dan sağlık kurum çalışanlarına yapılacak düzenlemenin bir an önce yapılması için sağlıkçılarımıza sahip çıkmasını; Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’dan ise, TSK personeline yapılan atfa karşı sessiz kalmamasını beklerdik. Emekçilerin hakkını alması için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Canı pahasına çalışan sağlık kurum emekçilerimizi asla yalnız bırakmayacağız” şeklinde konuştu.
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.