TTB, Türkiye’nin Sonbaharda Normale Dönebilmesi İçin Yapılması Gerekenleri Açıkladı

Türk Tabipler Birliği Pandemi Çalışma Grubu, pandemi ile mücahede atılması gereken adımları açıkladı.

Yayınlanma:
TTB, Türkiye’nin Sonbaharda Normale Dönebilmesi İçin Yapılması Gerekenleri Açıkladı

Türk Tabipler Birliği Pandemi Çalışma Grubu, pandemi ile mücahede atılması gereken adımları açıkladı.

1. COVID-19’a karşı hedeflenen bağışıklamanın bir an önce gerçekleştirilmesi: COVID-19 pandemisinde gelinen noktada salgının durdurulabilmesi ancak etkin bir aşılama hizmetiyle sağlanabilir. Etkenin bulaştırıcılık özelliği dikkate alındığı zaman, toplumsal bağışıklığa ulaşılabilmek için toplumun en az %66’sının bağışık hale getirilmesi gerekmektedir. Bunun için hızla en az 55-60 milyon vatandaşımızın iki doz COVID aşısı yapılmalıdır. Yaz sonuna kadar bu hedefe ulaşılabilirse, önümüzdeki güz ve kış döneminde normal yaşama dönebiliriz. Bunun için Sağlık Bakanlığı’nı ivedi yeterli miktarda aşı temin etmeye ve günlük 1,5-2 milyon doz yapmaya davet ediyoruz. Biliyoruz, aşı uygulama altyapımızla bu yapılabilir.

2. COVID-19 hastaları tespit edilmeli ve etkili bir filyasyon uygulanmalı: Her vaka duyarlı insanlar için enfeksiyon kaynağıdır. Bu nedenle her vakanın temaslıları ve olası vakaları tespit edilip, karantinaya alınmalıdır. Toplumda yeni vakaların bulunması için bulaş riski açısından riskli grupların izlenmesi ve taranması önerilir. Daha fazla semptomatik ve asemptomatik vakaların tespiti için test stratejisi yeniden planlanmalıdır.

3. Kapalı alanlarının havalandırılması, insanların toplanmasının önlenmesi: Baştan beri COVID-19 için kapalı ve kalabalık alanlar en riskli bulaş yerleridir. Hem çalışma hem de sosyal ortamlardaki kapalı alanların iyice havalandırılması, insanların kapalı alanlarda toplanmasının önlenmesi ve bu alanlarda kalış süresinin kısaltılması bu hastalığın bulaşını düşürmede en etkili yöntemlerden biridir.

4. Açık alanlarda kurallara uyarak bulunmak bulaş riskini düşürür: Park, bahçe, sahil, ormanlık gibi açık alanlar, COVID-19 bulaşı açısından riski en düşük yerlerdir. Diğer insanlarla en az 1,5 metre mesafe korunarak ve maske takarak açık alanlarda bulaş riskini çok düşürebiliriz. Açık alanların doğru kullanılması, toplumda COVID nedeniyle oluşan olumsuz psikolojik durumu giderecektir.

5. COVID-19 bulaş riskini düşürmeye yönelik sağlık eğitimi: COVID-19 enfeksiyonun bulaşma yolu, bulaş açısından risk faktörleri yeterince binmektedir. Sosyal, eğitim ve çalışma ortamlarında bulaşın düşürülebilmesi için yazılı görsel ve sanal ortamda topluma yönelik sağlık eğitimi yapılmalıdır. Burada bilgi kirliliğinin önlenmesi için, bu iş tek elden Sağlık Bakanlığı tarafından ilgili meslek örgütlerinden destek alınarak yapılması önerilir.

6. Pandemi hakkında şeffaf bilgilendirme: Bilgi olmadan pandemi yönetilemez. Pandemiye yönelik olarak ne kadar fazla bilimsel ve hizmete dair bilgi üretilir ve paylaşılırsa toplumda yönetim ve yapılan hizmetlere güven sağlanır.

Toplum bilmelidir ki; gelir desteği olmadan işyerlerinin kapatılmasının sonuçlarının ağır olacağını pandeminin ilk gününden itibaren söyledik. Bilimsel bilgi ışığında COVID-19 hastalığından koruyacak önlemlerin alınması uyarısını yaparken, ruhsal ve fiziksel iyilik hali için yapılması gerekenleri de ekonomik destek gerekliliğini de söyledik. Kriz anlarında hükümetin üstüne düşen görevleri toplum sağlığı için sık sık hatırlattık. Geldiğimiz noktada sınırlı bir destek paketi sunulmuş olsa da her yönüyle toplum merkezli önlemlerin alınmayacağını görüyoruz. Bizler görevimizi yapmaya, olması gerekeni söylemeye devam edeceğimizi ve üzerimize düşen her sorumluluğu almaya hazır olduğumuzu bir kere daha söylüyoruz. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Keşfet