Erdoğan'dan enflasyon açıklamaları

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 26. Geleneksel Tüketici Ödülleri Zirvesi'nde konuştu.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Türkiye salgın krizini istihdam ticaret, üretim, turizm dahil tüm boyutlarıyla en başarılı yöneten ülkelerden biri olmuştur. Muhalefetin tüm baskılarına rağmen ekonomide fevri adımlardan uzak durduk.

Elbette tüm dünyada son 60-70 yılın en yüksek rakamlarına ulaşan enflasyon rakamları bizleri de olumsuz etkiledi, halen de etkiliyor. Enflasyonu dizginlemeye dönük politikalar uyguluyoruz.

Devletimiz asrın felaketinin yaralarını sarmaya bir an önce vatandaşlarını güvenli yuvalarına kavuşturmaya çalışırken birilerinin farklı işlere tenezzül etmesine asla tahammülümüz yoktur. Milletimizi haksız fiyat artışından stokçuluktan korumaya kararlılıkla devam edeceğiz.

Ticaret Bakanlığımızın görevleri arasında tüketicilerimizin ekonomik çıkarları sağlık ve güvenliklerinin korunması vardır. Bizim nazarımızda tüketici hakkı aynı zamanda bir kul hakkıdır.

Tüketicinin koruması ile ilgili tüm taraflara önemli görevler düşüyor. Bir dönem yaygın olan 'satılan mal geri alınmaz' tabelalarının birçok yerden kaldırıldığını görüyoruz. Müşteri haklarını gözeten tüm işletmelerimize teşekkür ediyorum.

Burada ne serbest piyasa ekonomisi kurallarından taviz verecek ne de tekelleşmeye fırsat vereceğiz. Esnaf, tüccar, kobilerimizi agresif ticaret hamleleri karşısında koruyacağız. Reklam Kurulumuz vasıtasıyla ticari reklam ve haksız ticari uygulamaları denetliyoruz. Tüketici hakem heyetlerimizle vatandaşlarımızın yaşadığı tüketici sorunları neticesinde önemli roller üstleniyoruz. Tüketici hakem heyetleri vasıtasıyla kolayca çözüme bağladık.

Üzerinde hassasiyetle durmamız gereken bir diğer konu yerli üretimin korunması ve israfın önlenmesidir. Türkiye'de üretilen malların korunması dışa bağımlılığı azaltıyor. Yerli üretimin önemi günden güne daha çok anlaşılıyor. Temennimiz milletimizin yurt içi üretime yönelik teveccühünün daha iyi bir yere gelmesidir.

Türkiye olarak üretmekten, ihraç etmekten başka bir çıkış yolu görünmüyor.