Bodrum’da yer kalmadı, Hatay, Adana, Mersin’i turizme açalım

‘Bodrum’da yer kalmadı, Hatay, Adana, Mersin’i turizme açalım’ Bodrum, Alanya, Çeşme gibi yazlık ilçelere son yıllarda artan ilgi koronavirüsle tavan yaptı.

Yayınlanma:
Bodrum’da yer kalmadı, Hatay, Adana, Mersin’i turizme açalım
‘Bodrum’da yer kalmadı, Hatay, Adana, Mersin’i turizme açalım
Bodrum, Alanya, Çeşme gibi yazlık ilçelere son yıllarda artan ilgi koronavirüsle tavan yaptı. Bodrum nüfusa üçe katlanırken artık çoğu yazlık bölgede yaşam 12 aya yayıldı. Bu noktada bu ilçelerin kapasitesinin zorlanması yerine hak ettiği değeri görmeyen yazlık bölgelerin turizme açarak milli geliri katlamanın mümkün olduğunu belirten Ulusal İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı Ömer Niziplioğlu, “Akdeniz turizmin havzasıyken biz sadece Antalya’dan ağırlıkla kazanım sağlıyoruz. Hatay, Adana ve Mersin kıyılarını da turizm bölgesi ilan edip, planlayıp turizme kazandırmalıyız” dedi.
 
'Hatay'ı Dubai yapabiliriz'
Çalışmalarla Hatay'ın Dubai'ye dönüşebileceğine dikkat çeken Niziplioğlu, “Akdeniz'in en uzun, dünyanın en uzun 12. plajıına sahip olan Samandağ'a rağmen Türkiye sadece Antalya'dan kazanç sağlıyor. Eğer Hatay için yeni bir planlama yaparsak konaklama, yeme-içme, eğlence yerlerini sıfırdan tasarlarsak hatta bunun için uluslararası şehir plancılardan destek alırsak Cannes, Nice, Dubai gibi turistik bir bölgeye dönüştürebiliriz.  En azından Antalya'nın yarısı kadar gelir elde edebiliriz" dedi. 
 
'Kültürler bir arada yaşıyor'
Hatay'ın turist çekebilecek birçok özelliğinin bulunduğunu ifade eden Niziplioğlu, "Öncelikle plajı, doğası harika. Sıcak bir denize sahip Ege'de sezon 2 ay iken Akdeniz'de 6 ay" diye konuştu. Bununla birlikte kültürel anlamda da Hatay'ın çok zengin olduğunu ifade eden Niziplioğlu, "Farklı dinlerin ve kültürlerin bir arada yaşadığı şehirde dünyanın ilk kilisesi bulunuyor. Hristiyan ismi ilk kez bu ilde kullanılmış. Roma İmratorluğu'nun en büyük 3 ilinden biri.  Hatay'da İslam, Hristiyanlık ve Musevi inançları iç içe yaşıyor. Cami, kilise ve havra yan yana bulunuyor. Bu özelliği ile yaşayan şehir sayısı çok azdır. Bu özelliğini göstermek için inanç turizmiyle 12 aylık bir turist akışı sağlayabiliriz. Meryem Ana'nın evini görmek için Kuşadası'na 2 buçuk milyon insanın geldiği göz önünde bulundurulmalı" dedi. 
 
'Gemi rotalarına eklenmeli'
Niziplioğlu, 3 medeniyetin birleşip harmanlandığı zengin mutfağı nedeniyle gastronomi turları açısından da Hatay'ın potansiyelinin yüksek olduğunu aktardı. Hatay'ın gemi turlarının rotasına eklenmesi gerektiğini belirten Niziplioğlu, "Bunun için Samandağ veya Arsuz'a liman yapılması gerekiyor. Bu liman sayesinde Doğu Akdeniz gemi turuna Türkiye'yi de ekleyebiliriz. Sadece gemi turu  sayesinde 1 milyon turist çekebiliriz" ifadelerini kullandı. 
 
'İşsizlik biter' 
Hatay'ın, turizm kenti olduğu takdirde ülkeye ve şehre birçok fayda sağlanacağını aktaran Niziplioğlu şunları söyledi: "İşsizlik biter. Hemen hemen her hanenin geliri artar. Çevre illere faydası olur. Şu an sadece yazlık konutlar yapıldığı sahili kaybediyoruz çok daha fazla gelire refaha ulaşabilme imkânı varken bu şekilde kalması hepimizin kaybıdır. Akdeniz'de sahili olan Mısır, Tunus, Fas gibi ülkelerin en büyük gelir kalemi turizmken en büyük sahiliyle Hatay'ın turistik olmayışına anlam veremiyorum."


Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Keşfet