“Mzv-Mef Yetgen Zirvesi” Gerçekleşti

Alanında uzman ve önemli isimleri bir araya getiren, gençlerin kariyerleri ve geleceklerine yönelik konuşmaları içeren MZV-MEF YetGen Zirvesi, ilham veren konuşmacılar ve ilgi çeken performanslarla Zorlu PSM’de gerçekleştirildi. MZV-MEF YetGen derslerine devam eden gençlerin katıldığı etkinlik aynı zamanda Yetkin Gençler Youtube kanalında da canlı olarak yayınlandı.

Mehmet Zorlu Vakfı (MZV) ve MEF Üniversitesi tarafından desteklenen, MEF Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve YetGen Kurucusu Prof. Dr. Erhan Erkut’un liderliğinde 6 yıldır ücretsiz gerçekleştirilen ve binlerce gence sayısız yetkinlik kazandıran MZV-MEF YetGen 21. Yüzyıl Yetkinlikleri Eğitim Programı kapsamında düzenlenen MZV-MEF YetGen Zirvesi, 18 Aralık 2021 Cumartesi günü Zorlu PSM’de Türkiye’nin dört bir yanından gelen 1500’e yakın genç ile gerçekleştirildi. MZV-MEF YetGen derslerine devam eden gençlerin katıldığı, ilham veren konuşmacılar ve ilgi çeken performansların yer aldığı etkinlik, aynı zamanda Yetkin Gençler Youtube kanalında da canlı olarak yayınlandı.

MEF Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve YetGen Kurucusu Prof. Dr. Erhan Erkut'un moderatörlüğünde gerçekleşen etkinlikte; Udentify İş Geliştirme Yöneticisi Umre Metin, Psikolog Acar Baltaş, Danışman Murat Tortopoğlu, Softtech İnsan Kaynakları Direktörü Gülben Gündüz, Google Silikon Vadisi Eski Yöneticisi Taylan Yıldız, İnsan Hakları Aktivisti & Avukat Nesibe Kırış, Evrim Kuran Danışmanlık Kurucusu ve Universum Türkiye Lideri Evrim Kuran ve Gazeteci Emin Çapa gençlere ilham veren konuşmalarıyla dikkat çekti. Bulvar Grubu, MEF Müzik Kulübü, Burcu Soysev ve Pandami Grubu ise sergiledikleri canlı müzik performansı ile salondaki gençlere keyif dolu anlar yaşattı. Ayrıca, Zirve’de MZV-MEF YetGen’in 2022 yılı ilk dönem başvurularının açıldığı da duyuruldu.

Prof. Dr. Erhan Erkut: “Sunduğumuz eğitim içerikleriyle yurt dışına açılmayı planlıyoruz.”

Sözlerine, 6 yıldır programı destekleyen Mehmet Zorlu Vakfı ve MEF Üniversitesi’ne teşekkür ederek başlayan MEF Üniversitesi Rektör Yardımcısı & YetGen Kurucusu Prof. Dr. Erhan Erkut aktif, başarılı ve topluma katkı sağlayan bireyler olmak için gençlerin 21. yüzyıl yetkinliklerine sahip olması gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin ilk 21. yüzyıl yetkinlikleri programı YetGen’de bir yandan beceri eğitimi verilirken bir yanda da başarıya ulaşmış bireylerin hayat hikayeleriyle bir öğrenme ortamı tasarladıklarını, MZV-MEF YetGen Zirvesi’nde de özyeterlilik, özyetkinlik, otonomi olarak 3 ana temada gelişim sağlamayı hedeflediklerini ileten   Prof. Dr. Erhan Erkut sözlerine şöyle devam etti: “2015 yılında ilk defa YetGen adını kullanarak liseliler için başlattığımız bu program, 2016 yılında 80 MZV bursiyeri ile mütevazi bir şekilde devam etti. 2020 yılında 400 üniversite ve 100 lise öğrencisi ile gerçekleştirildi. Biz pandeminin başlangıç dönemi ve her şeyin durduğu o dönem dahil olmak üzere online eğitimlerle kesintisiz devam ettik. Pandemi YetGen’i farklı bir noktaya taşıdı. Online eğitim ile Türkiye’nin her yerinden binlerce gence ulaştık. Şu anda YetGen Öğretmeni kurguluyoruz. Böylece YetGen’i daha da yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Biz çevik, tutkulu, adil ve eşitlikçi bir kurumuz, bizde hiyerarşi yok öğrenme ve gelişme DNA’mızda var. Meraklıyız ve hayal kuruyoruz. Eğitimi alt üst etmek istiyoruz. “Geleceğin üniversitesi nasıl olacak?” derseniz, “YetGen gibi olacak.” derim. Katılımcılarımız YetGen için “insan hızlandırıcısı”, “YetGen’i kazanmak”, “üniversiteye gitmeden üniversiteden mezun olmak”, “tüketen olmaktan üreten olmaya geçiş” gibi çok güzel tanımlamalar yaptılar. Öncü üniversite tamamlayıcısı olmak, işe girişlerde aranan bir sertifika olmak, sunduğumuz içerikleri, farklı dillerle yurt dışına açmak gibi hedeflerle çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”

Psikolog Acar Baltaş: “Sizi diploma değil, yaptığınız yolculuk hayata hazırlar.”

Kendini Keşfetmek adlı oturumda konuşan;  iletişim ve beden dili dendiğinde Türkiye’de ilk akla gelen isimlerden olan Psikolog Acar Baltaş oldu. Konuşmasında zorlukların insanı geliştirdiğine değinen Psikolog Acar Baltaş sözlerine şöyle sürdürdü: ”Her cevher baskı altında değerli hale gelir. Elmas baskı altında mücevhere dönüşür. O yüzden asıl olan mücadeledir. Özgüven ve iyimserlik gibi kavramların o kadar öne çıkması, Amerikalıların kendi toplumlarını yatıştırmak için kullanmasıyla ortaya çıkmıştır. Mesele özgüven değil, öz yeterliliktir. Sahip olduğunuz özelliklerin ne kadar fark edildiği ve sizin bu özelliklerle ne yaptığınız öz yeterliliğinizi gösterir. Bu özelliklerle ne yaptığınız ise daha önceki başarısızlıklarınıza, mücadelenize bağlıdır. Başarı gurur verir, başarısızlık ise geliştirir. Bir hayatın içinde acı, üzüntü, hayal kırıklığı yoksa, o hayatın bir hikayesi olmaz. Everest’e tırmanmak, Everest’i fethetmek değil, o yolculukta kendini keşfetmektir. O yüzden asıl olan mücadeledir. Sizi diploma değil, yaptığınız yolculuk hayata hazırlar. Unutmayın ki haz mutluluk değildir; asıl haz, almak değil, vermektir. Zamanının ve parasının bir bölümünü başkası için harcayanlar mutlaka kendilerini daha iyi hissederler. İyi hatırlanmak istiyorsanız, insanlara yardım edin.”

Udentify İş Geliştirme Yöneticisi Umre Metin: “Kendi kozanızı örüp, asıl sermayenin öğrenmeyi öğrenmek olduğunu fark ettiğinizde her şey değişiyor.”

Oturumda konuşan Udentify İş Geliştirme Yöneticisi Umre Metin; “Koşullar sizi zorluyor ve üzüyor olsa da; kendi kozanızı örüp, asıl sermayenin öğrenmeyi öğrenmek olduğunu fark ettiğinizde, hem geleceğe dair ümidiniz artacak, hem de size asıl keyif verenin bu farkındalık olduğunu anlayacaksınız. Benim kişisel hikayem de zorluklarla doluydu; hikayemde başarılı bir iş insanı olmak, kendi ayaklarımın üzerinde durmak önemliydi ama bir yanım hep boştu ve bu boşluğu benim YetGen ailem doldurdu. Hayatınızda yarattığınız değerlerin sürdürülebilir ve ölçeklenebilir olması için mutlaka ekipler kurup yaptığınız işlerin devamının nasıl geleceğini, bu mirasın nasıl yaşatılacağını planlamanız gerekiyor. Biz her duygumuzu maskeyi indirerek, yaralanmaya açık olarak yaşamaya cesaret etmeliyiz. Siz özelsiniz ve kendiniz olmaktan hiç kimsenin doğrusu, kalıbı, çizgisi için vazgeçmemelisiniz. Kendimizi bir kuyuya hapsetmemelisiniz. Hayata kollarımızı açtığımız bir senaryoda yaşayalım, çok çalışalım, fırsatlara açık olalım ve kendi özümüzde ısrarcı olalım. Bugünün gençlerini, bu bakış açısının sonuca ulaştıracağına inanıyorum” dedi. 

Softtech İnsan Kaynakları Direktörü Gülben Gündüz: “Uyum ve girişimcilik en önemli iki yetkinlik”

Girişim ve Teknoloji başlığı altında düzenlenen ikinci oturumda konuşan Softtech İnsan Kaynakları Direktörü Gülben Gündüz ise YetGen ile birlikte gerçekleştirdikleri işbirliği ve kurum içi girişimcilik programından bahsetti. Gülben Gündüz; “Gençlerin enerjisine ve daha fazla umuda ihtiyacımız var. Asla umudunuzu kaybetmeyin, biz iş dünyasının profesyonelleri olarak sizi desteğe hazırız.  Bugün artık yetkinlikler çok ciddi bir şekilde değişti. Değişen işlere ve koşullara uyum sağlamak ve girişimci olabilmek bugün en önemli iki yetkinlik haline geldi. Eğer gerçekten isterseniz, bir kurumun içinden çıkan bir girişimci bile olabilirsiniz. Eğer isterseniz sizi çerçeveleyen sınırlardan çıkabilirsiniz. Biz bu anlayışla Yetkin Gençleri bizimle çalışmaya davet ediyoruz” dedi. 

Danışman Murat Tortopoğlu. “Büyük düşünüp, ilk adımı küçük atıp hızlı hareket ediniz.”

İkinci oturumun bir diğer konuşmacısı Danışman Murat Tortopoğlu girişimcilikle ilgili oldukça ilgi çekici paylaşımlarda bulundu. Sahneye çıkan ilk siz olun diyerek konuşmasına başlayan Murat Tortopoğlu; “Toplumun büyük bir kısmı “birileri çıksın, biz sonra yaparız” şeklinde bir yaklaşıma sahip. Ama dansa ilk çıkanlar kimseyi umursamaz, arkasından diğerleri de onu takip eder. Girişimciler için de bu geçerli. Büyük düşünüp, ilk adımı atıp ve hızlı hareket ederseniz ürününüzü yayacak insanlar ortaya çıkacaktır. Tabii ki ürün pazar uyumuna da çok dikkat etmelisiniz. Doğru ekibi kurup, doğru pazarı seçerseniz müşteriler ürününüzü alır. Yoksa organik bir elmayı dar gelirli insanların olduğu bir pazarda satamazsınız. Ayrıca teknoloji ya da kullanıcı deneyiminde yaşanan bir dönüşüm noktasından yola çıkarak ürün geliştirmek de çok önemli. Örneğin bugün kullandığınız, Martı dediğimiz araçları düşünün. Başlangıçta pahalıydı ve kimse alamadı. Sonra batarya teknolojileri gelişti, paylaşım ekonomisi yaygınlaştı ve bugün çoğumuz scoteer’lara biniyoruz. O yüzden herkesin aklına yatmayan fikirlerle, teknolojik dönüşümü yakalayıp hızlı hareket ederek yeterince müşteriye ulaşmak için ısrar etmek gerekiyor” dedi. 

Politika ve Gençlik başlıklı oturumda konuşan İnsan Hakları Aktivisti & Avukat Nesibe Kırış ise gençlerin siyasette karar verici mekanizmaların içinde olması gerektiğini söyleyerek “Bugün Z kuşağının bile hepsinin aynı olduğu düşünülüyor. Aslında Z kuşağını oluşturanların da hepsi ayrı ayrı bireyler ve birbirinden farklı düşünceleri var. Bu yüzden Z kuşağını herkesin daha fazla dinlemeye ve anlamaya ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. İnsan hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, hayvan hakları, iklim krizi gibi konular gençlerin yeni siyaset anlayışını yansıtıyor. Sesimizi duyurmak için aktif olmamız gerekiyor. Konu aktif vatandaşlık değil, vatandaş zaten aktif olmak zorunda” dedi.

Politika ve Gençlik başlıklı oturumun diğer konuşmacısı Google Silikon Vadisi Eski Yöneticisi Taylan Yıldız, bugünkü gençler hiyerarşiyi sevmiyor, kutuplaştırma ve ötekileştirme istemiyor diyerek sözlerine şöyle devam etti: “ABD’de, yer kontrol ekibi de dahil, aya giden ekibin ortalama yaşı 27. Aslında bu salondaki gençler, iki üç yıl sonra aya gidecek ekibi yönetebilecek durumda. Yarının konuşulduğu masada gençler mutlaka olmak durumunda. Siyasetin de gençler neredeyse orada olması gerekiyor. Blockchain, NFT, kripto paraların olduğu bir dünyada, gençlerin merkezinde olduğu 21 yüzyılın örgütlenme modellerini kurmalıyız.” 

Gazeteci Emin Çapa: “Öğrenmek soru sormakla başlar, merak etmek ve peşinden gitmek gerekiyor”

Z Kuşağı & Gelecek başlıklı oturumda konuşan Gazeteci Emin Çapa gençlerin her şeye rağmen umutlu olmaları gerektiğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben hiç umutsuz olmadım. Tüm zor koşullara rağmen, ben hep çalışırsam, benim bir şansım olur diyordum ve umutsuz değildim. Öğrenmek soru sormakla başlar. 54 yaşındayım, hiçbir şey bilmiyorum diyor ve öğrenmek istiyorum. Gerçek ona inanmaktan vazgeçtiğinizde ortadan kaybolmayan şeydir. Bir şeyi merak etmek ve onu sormak, peşinden gitmek gerekiyor. Asıl zevk bilmek değil, bulmaktır. Asıl mesele yolculuk ve heyecandır. Yolculuk aşkıyla kavrulan varlıklarız. Zihninizi açık tutacaksınız, her şeyi öğreneceksiniz. Sürekli sorgulayacaksınız. Bugün yeni bir şey öğrendin mi acaba diye bakacaksınız. Hayat bir öğrenme yolculuğudur. Ama insan sadece akıl ile hareket ederse robot olur. Akıl ile birlikte vicdan olacak. Sevgisiz bir toplum yaşayamaz. Evde, ailenizde, okulda bu dünyanın size ihtiyacı var ve biz beceremedik. Size iyi bir dünya bırakamadık. Dünya için ülke için sizlere ihtiyacımız var.”

Evrim Kuran Danışmanlık Kurucusu ve Universum Türkiye Lideri Evrim Kuran: “Gençlerin asıl sorunu işsizlik değil, düşsüzlük sorunu”

Etkinliğin bir diğer konuğu olan Universum Türkiye Lideri Evrim Kuran; demografik devrimi okuyamayan toplumlarda, gençlerin sadece rakam olarak okunduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaptığımız araştırmalarda hep bunun önüne geçmeye, rakamların arkasındaki gerçekleri ortaya çıkarmaya çalıştık. Baktığımızda bugün gençlerimizin önünde işsizlik sorunu var ama bundan daha da önemlisi gençlerimiz düşsüz. Asıl mesele işsizlik sorunu değil, düşsüzlük sorunu. Gerçekten de demografi geleceğimizi belirleyecek makro faktörlerin başında geliyor. Cumhuriyet tarihinde ilk defa altı kuşak bir arada yaşıyoruz. Kuşaklar arası bir etkileşim var. Hepimizin hangi kuşaktan olursak olalım zamanın ruhunu okuma kabiliyetine sahip olmamız gerekiyor. 21 yüzyılın cahilleri yeniden ve yeniden öğrenmeyenler olacak. O yüzden yeniden yaratanlar olarak tanımlayabileceğimiz insanların özelliklerine sahip olmamız gerekiyor. Yeniden Yaratanlar; bugünü çözümlerken yarını da inşa edenler. Geleceği kucaklayarak, yeniyi teşvik ederler, eskiden de en iyi kalanlar var mı diye bakarlar ve zamanın ruhuna uygun inovasyonlara odaklanırlar. Bununla birlikte talihsizliklerle karşılaşacaksınız. Yeniden ayağa kalkabilecek misiniz? Yılmazlık burada ön plana çıkıyor. Zorluklara rağmen yeniden ayağa kalkabilme yetkinliğidir yılmazlık. 2025’in yetkinlikleri içinde artık yılmazlık da var. Önemli olan zorluklarla karşılaştığınızda yeniden ayağa kalkmak ve şans kapınıza geldiğinizde hazırlıklı olmanızdır. Denizin içinde olup da onun farkında olmayanlardan olmamalısınız.”

Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı