Yeneroğlu: ‘Zorla kaybedildiği iddia edilen KHK’lı Yusuf Bilge Tunç'un dosyası etkin bir şekilde soruşturulmalıdır’
DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, 2016 yılında KHK ile ihraç edilen ve 2019 yılında zorla kaybedildiği iddia edilen Yusuf Bilge Tunç’un durumunu cevaplaması istemiyle Adalet Bakanına sordu.
DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, 2016 yılında KHK ile ihraç edilen ve 2019 yılında zorla kaybedildiği iddia edilen Yusuf Bilge Tunç’un durumunu cevaplaması istemiyle Adalet Bakanına sordu. Yeneroğlu, “Zorla kaybedildiği iddia edilen Yusuf Bilge Tunç'un kayıp şahıs dosyası ile FETÖ/PDY üyeliğinden şüpheli olduğu dosya birleştirildi mi?” dedi.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nda Mali Hizmetler Uzmanı olarak görev yaparken 29 Ekim 2016 tarihli KHK ile görevinden ihraç edilen Yusuf Bilge Tunç'un ailesinin beyanlarına göre 6 Ağustos 2019 tarihinden itibaren kayıp olduğunu söyleyen Yeneroğlu'nun açıklamaları şöyle:
'Aileye Tunç'un adli kaydı ve yakalama kararı olmadığı söylenmiş'
"Yusuf Bilge Tunç hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılmış olan FETÖ/PDY üyeliği ve KPSS sorularının sızdırılması ile ilgili iki ayrı soruşturma olduğu ve hakkında gözaltı kararı olduğu iddia edilmekteyken kaçırıldıktan sonra ailesinin Emniyet Müdürlüğü’ne yaptığı başvuruda aileye söz konusu şahıs hakkında yakalama kararı bulunmadığı söylenmiştir. Sonrasında ise eşi Nuray Tunç tarafından 12 Ağustos 2019 ve 8 Eylül 2019 tarihlerinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan kayıp şahıs konulu başvurular ile Yusuf Bilge Tunç’un FETÖ/PDY üyeliğinden şüpheli olduğu soruşturma dosyalarının birleştirildiği iddia edilmektedir."
'FETÖ şüphelilerinin zorla kaybedildiği ve emniyette 'bulunmaları' sonrası şahısların suskunluğa bürünmeleri iddiaların gerçekliği hakkında fikir vermekte'
"Son yıllarda siyah transporter marka araçlarla hareket eden bazı kişilerin özellikle FETÖ şüphelilerini zorla kaybettiği (kaçırdığı) yönünde kuvvetli şüpheler bulunmaktadır. Bu kaçırılan kişilerden bazılarının daha sonra çeşitli emniyet müdürlüklerinde tekrar ‘bulunmaları’ ve kendi haklarında artık gündem oluşturulmamasını talep ederek suskunluğa bürünmeleri iddiaların gerçekliğine dair fikir vermektedir. Savcılıkların ise suç teşkil eden bu eylemleri etkin bir şekilde soruşturması hukuken bir zorunluluktur."
'DEVA Partisi olarak soruyoruz'
1- Yusuf Bilge Tunç’un kaçırılması konusunda ailesinin savcılığa yaptığı başvuru üzerine savcılıkça hangi işlem ve eylemler gerçekleştirilmiştir?
2- Yusuf Bilge Tunç hakkında adli soruşturmalar olduğunun bilinmesine rağmen bilinmeyen kişilerce kaçırılması üzerine ailesinin yaptığı başvuruya cevaben ailesine neden bu kişi hakkında hiçbir adli kayıt bulunmadığı ve hakkında yakalama kararı bulunmadığı söylenmiştir?
3- Bu kişinin ‘zorla kaybedildiği’ iddiaları ve suç duyurusu hakkında herhangi bir adli soruşturmaya başlanılmış mıdır?
4- Zorla kaybedildiği iddia edilen şahsın eşi Nuray Tunç tarafından 12 Ağustos 2019 ve 8 Eylül 2019 tarihlerinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan kayıp şahıs konulu başvurular ile Yusuf Bilge Tunç’un FETÖ/PDY üyeliğinden şüpheli olduğu soruşturma dosyalarının birleştirildiği iddiaları doğru mudur? Eğer birleştirilmişse kayıp şahıs başvurusu ile zorla kaybedildiği iddia edilen şahsın işlediği iddia edilen suçlar hakkında yürütülen soruşturma dosyaları neden birleştirilmiştir? Birinde mağdur diğerinde şüpheli sıfatıyla bulunulan dosyaların birleştirilmesinin mantığı nedir?
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.